Kazanmanın Keyfini Çıkar! Hemen Tıkla, Şansa Kapı Aç!

Prizmabet giriş: Fransa’da bütçe krizinden siyasi krize

Avrupa’da Almanya’nın ardından Fransa da siyasi bir krizle karşı karşıya.

Fransa’da bütçe ile ilgili aşırı sağın başlattığı sert muhalefet hükümetin durumunu da baskı altına alan bir aşamaya geçti.

Muhalefet tarafı bütçe için bir ‘mucize’ olması gerektiğini söyleyerek süreci zora sokarken, hükümet ise geri adım atmamakta ısrarlı.

Muhalefet bütçede emekli maaşlarının enflasyona endekslenmesini isterken, hükümet buna karşı çıkıyor. Maliye Bakanı Antonie Armand, “şantaja boyun eğmeyeceğiz” sözleri ile bu önerileri reddederken, muhalefetin de bu tavra tepkisi sert oldu.

Fransa Başbakanı Michel Barnier hükümetini krizin eşiğine getiren durum merkez sağın parlamentoda yeterli çoğunluğa sahip olmaması. Bu durum aşırı sağın desteğini kritik hale getiriyor. Hükümet yeterli desteği alamazsa Fransa’yı yeni bir siyasi çalkantı bekliyor.

Ülkede tartışma yaratan bütçenin amacı, bu yıl ekonominin büyüklüğünün %6,1’ine ulaşması beklenen Fransa’nın artan bütçe açığı üzerinde kontrolü yeniden ele geçirmek. Barnier başlangıçta 40 milyar euroluk harcama kesintileri ve 20 milyar euroluk vergi artışları planlamıştı, ancak bu rakamlar konusunda bazı tavizler vermek zorunda kaldı.

Krizin kritik ismi: Aşırı sağcı Le Pen

Fransa’nın bütçe krizinde aşırı sağ ve onun lideri konumundaki Marine Le Pen kritik bir konumda bulunuyor.

Le Pen ve Ulusal Birlik partisi, Barnier’in işbirlikleri karşılığında yerine getirmesi bekledikleri Noel öncesi taleplerin giderek artan bir listesini ortaya koydu. Parti, bütçeye dahil edilirlerse otomatik olarak güvensizlik oyuna yol açacaklarını söylediği politikalar olan bir dizi “kırmızı çizgi” sıraladı.

Ulusal Birlik Başkanı Jordan Bardella da RTL radyosuna yaptığı açıklamada son dakika mucizesi olmadıkça partisinin güvensizlik oyunu devreye alacağını ifade etti.

Le Pen, daha önce AFP haber ajansına yaptığı açıklamada kırmızı çizgileri karşılanmazsa partisinin hükümeti devirmek için solla birleşeceğini açıkça belirtmişti.

Piyasalarda ses getirmişti

Tüm bu tartışmalar Fransa’da piyasalarda da ses getirmişti.

Tahvil yatırımcıları, krizin etkisiyle Fransa’nın devlet tahvillerinde satışa geçerken 10 yıllık tahvil getirileri Yunanistan 10 yıllık tahvil getirileriyle aynı seviyeye geldi.

Yakından izlenen bir risk ölçüsü olan 10 yıllık devlet tahvilleri ile daha güvenli Alman eşdeğerleri arasındaki getiri makası, yakın zamanda 2012’den bu yana en yüksek seviyesi olan 90 baz puana ulaştı ve Cuma günü yaklaşık 80 baz puana geriledi.

Gelişmeler euro tarafında da etkili oldu ve euro/dolar paritesi 1,05’in altını test etti.

National Australia Bank Ltd Stratejisti Rodrigo Catril, “Fransa’daki siyasi çalkantılar euroya kesinlikle yardımcı olmuyor. Hükümetin güvensizlik oylamasıyla gerçek anlamda çökmesi belirsizliğe bir katman daha ekleyecektir” değerlendirmesinde bulundu.

Macron’un erken seçim kumarıyla temeli atılan kriz

Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde rakibi Marine Le Pen’in partisi Ulusal Birlik’in kazandığı büyük zaferin ardından erken seçim kararı almıştı.

Bu durum Fransa’da alt meclisi üç gruba bölmüştü. Macron’u destekleyen zayıflamış bir merkez, solcu bir ittifak ve Le Pen liderliğindeki güçlenmiş bir aşırı sağ.

Koalisyon mümkün olmadığından, Macron Eylül ayında Barnier’i Fransa’nın karmaşık maliyesini düzene sokma temel misyonuyla başbakan olarak atamıştı.

Son birkaç haftanın siyasi çalkantılarından önce bile, Fransa’nın maliyesi, 2024’ün sonunda borcu azaltma planları rayından çıkınca yatırımcılar için giderek artan bir endişe kaynağıydı.

Vergi geliri tahminlerin çok altında olduğundan, hükümet artık bütçe açığının başlangıçta planlandığı gibi yüzde 4,4’e düşürmek yerine bu yıl GSYİH’nın yüzde 6,1’ine ulaşmasını bekliyor.

Fransa’da borsa moral kaybetti

Fransa’nın CAC 40 endeksi bu haberler eşliğinde yüzde 1’den fazla düşüşle güne başlarken, Otomobil üreticisi Stellantis’in hisseleri şirketin CEO’sunun ani istifası nedeniyle sert bir düşüş yaşıyor.

CEO Carlos Tavares’in istifasının ardından Stellantis’in Paris ve Milano’da listelenen hisseleri yaklaşık yüzde 7 düştü ve bu da otomobil sektörü endeksindeki yaklaşık yüzde 2’lik düşüşe öncülük etti.

Ayrıca ülkenin ana hisse senedi endeksi de bankacılık sektörü hisseleri tarafından aşağı çekildi; Credit Agricole, Societe Generale ve BNP Paribas yaklaşık yüzde 2 değer kaybetti.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Bill Bonner: ABD Tahvillerinde Japonya Modeli mi?

ABD Tahvillerinin Japonya Modelini Takip Etme İhtimali Üzerine Yeni Bir Bakış Açısı

Küresel borç miktarının 300 trilyon doların üzerine çıktığı ve varlıkların 400 trilyon dolar seviyesine ulaştığı bir ortamda, sadece 2, 3, 5, 7 veya 10 yıllık ABD Hazine tahvillerinin toplamda 14 trilyon dolar olduğu belirtilmektedir.

Bu durumun, hisse senedi gibi enflasyonsuz bir kriz durumunda, Hazine tahvillerine olan talebi artırarak fiyatların yükselmesine ve getirilerin düşmesine neden olabileceği öne sürülmektedir.

1980 yılından bu yana devam eden büyük tahvil boğa piyasasında, ABD Hazine tahvillerinin dünya genelinde sigorta şirketleri, emeklilik fonları ve hükümetler tarafından güvenli liman olarak kullanıldığı ifade edilmektedir. 2020-2022 yıllarında bu tahvillerin değer kaybetmesine rağmen, küresel yatırımcıların enflasyon krizinin geçici olduğuna ve Covid krizinin tek seferlik bir olay olduğuna inandıkları belirtilmektedir. Bu inanç doğrultusunda, gelecekte daha düşük faiz oranları ve enflasyon beklendiği, ayrıca borcun da artacağı tahmin edilmektedir.

Japonya örneği, bu hipotezi destekleyici nitelikte değerlendirilmektedir. 1990 yılında borsasında yaşanan çöküşün ardından 22 yıl süren bir düşüş trendine giren Japonya piyasasında, düşük getirili tahvillere olan talebin artması sayesinde hükümetin borçlanma ve harcama imkanlarının genişlediği ifade edilmektedir. Japonya’nın GSYİH’ye oranla %260’lık brüt borç oranına ulaşmasına rağmen, ekonomik kriz yaşanmadığı ve borsa endeksinin 1990 seviyelerine yakın bir performans sergilediği vurgulanmaktadır.

ABD’nin bu modeli takip edip etmeyeceği ise belirsizliğini korumaktadır. ABD piyasalarının, yavaşlamalara, faiz artışlarına ve enflasyona karşı son derece hassas olduğu ve FED’in son faiz indirimlerinin ardından tahvil getirilerinin yükseldiği gözlemlenmektedir.

Ayrıca, 2020 Temmuzundan 2023 Ekim’e kadar 10 yıllık ABD Hazine tahvil getirilerinin on kat artarken, gerçek getirilerde %15’lik bir düşüş yaşandığına dikkat çekilmektedir. Bu kayıpların yatırımcılar tarafından unutulmadığı ve tekrarlanma ihtimalinin düşük olduğu ifade edilmektedir.

Japonya’nın nüfusunda yaşanan azalma da ekonominin farklı dinamiklere sahip olduğunun göstergesi olarak sunulmaktadır. Japonya’da doğum oranlarının düşmesi ve nüfusun sürekli azalması, ülkenin ekonomik yapısında önemli değişikliklere yol açarken, aynı zamanda kamu borcunun sürdürülebilirliğine dair endişeler artırılmaktadır. Bununla birlikte, Japonya’nın yüksek tasarruf oranları ve düşük suç oranları gibi faktörlerin, ekonomik istikrarını korumasına katkıda bulunduğu belirtilmektedir.

Sonuç olarak, ABD’nin Japonya’nın borç ve tahvil piyasası yönetim modelini takip edip etmeyeceği konusunda net bir görüş birliği oluşmamış durumdadır. Küresel yatırımcıların ABD Hazine tahvillerine olan güveni ve piyasa dinamiklerinin farklılığı, bu sürecin nasıl evrileceğini belirsiz kılmaktadır.

Prizmabet giriş: Deutsche Bank: Türk tahvilleri uyku modunda, güçlü ralli bekliyoruz

Deutsche Bank, Türk tahvilleri ile ilgili kapsamlı notunda rallinin önümüzdeki aylarda da devam edeceği beklentisini paylaştı.

Deutsche Bank Stratejisti Christian Wietoska ve Ekonomist Yiğit Onay’ın da imzasının bulunduğu notta Türk tahvillerinin uyku modunda olduğu, fakat bunun daha ne kadar süreceğinin soru işareti olduğu vurgulandı.

Analizde son haftalarda Türk tahvillerinin performans açısından bir mücadele verdiği belirtilirken, Mart ayından bu yana yerel tahvillerin pozitif getiriler sağlamasına rağmen Döviz carry işlemlerine kıyasla daha düşük performans gösterdiği de belirtildi.

Başlangıçta, kendi beklentileri doğrultusunda uzun vadeli tahvillerin çoğunlukla düşük performans gösterdiğini belirten Deutsche Bank ekonomistleri son zamanlarda, daha kısa vadelerde de tahvil getirilerinde bir artış görüldüğüne dikkat çekti.

Deutsche Bank’a göre bu gelişmeler için beş neden öne çıktı. Bunlardan ilki dezenflasyon sürecinin daha önceden beklendiği gibi pürüzsüz olmaması. Bir diğer neden gevşeme döngüsü başlangıcının ötelenmesi. Yüksek carry getirilerinin dövizi daha cazip bir alternatif hale getirmesi de bu nedenler arasında sayıldı. Pahalı değerleme ve dış unsurlara yönelik düşük beta da son zamanda tahvillerde görünen tablonun nedenleri arasında yer aldı.

Ralli beklentisi

Deutsche Bank Türk tahvillerinde son dönemdeki performansa rağmen önümüzdeki dönemde

Yerel sabit tahvilleri şu ana kadar neden daha iyi performans göstermediğini açıklamak için geçerli nedenler olduğunu belirten Deutsche Bank ekonomistleri bununla birlikte, tahvillerde beklenen rallinin geciktiğine ve önümüzdeki altı ay içinde önemli bir ralli görülmesi gerektiğine inanmaya devam ettiklerini belirtti.

Enflasyondaki gelişmelerin henüz tahvil getirilerine yansıması olmadığını söyleyen Deutsche Bank ekonomistleri geciken gevşemenin de tahviller için negatif olmadığını belirtti.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Türk varlıklarına ilgi artıyor! 2.3 trilyon dolarlık fon rotayı çevirdi

Yabancıların Türkiye’ye ilgisi sürat kesmiyor. 2.3 trilyon doları yöneten Avrupa devi Amundi, Türk şirketlerinin tahvil ve paylarını almaya başladı. Yatırım Bankası BofA ise, Türkiye iktisadının şoklara direncinin arttığına dikkat çekti.

Ekonomik programın uygulanması ve enflasyonla gayrette kararlılık, Türkiye’ye lokal seçimlerin akabinde başlayan yabancı ilgisini canlı tutuyor. Kredi notundaki yükseliş, gri listeden çıkış ve enflasyonda beklenen süratli düşüş, dünya devi fonların ve yatırım bankalarının Türkiye’ye bakış açısını değiştirdi. Avrupa’nın en önde gelen varlık idare şirketi Amundi, Türk şirketlerinin tahvil ve pay senetlerine yatırım yaptığını açıkladı. Dünya devi yatırım bankası Bank of America (BofA) ise yeni paylaştığı raporda, Türkiye’nin siyaset değişikliklerine karşı en dirençli ülke olduğuna vurgu yaptı.

GÜVENİN GÖSTERGESİ

2.3 trilyon dolarlık fonun yöneticisi, Türkiye’nin piyasalarını güçlendirecek ekonomik olağanlaşma yolunda ilerlediğine inanıyor. Türk tahvilleri artık Amundi’nin en beğendiği varlıklar ortasında yer alıyor. Bu atılım, Amundi’nin Türkiye pazarına olan itimadını ve bölgedeki büyüme potansiyeline olan inancını gösteriyor. Şirket, geçtiğimiz aylarda yatırımcıları Türk tahvillerinden uzak durmaları konusunda uyarmıştı.

TAHVİLLER BİRİNCİ 5’TE

Amundi’nin Gelişmekte Olan Piyasalar Kısmını yöneten Yerlan Syzdykov, Türkiye iktisadı ile ilgili yaptığı değerlendirmede, “Ekonomi grubu gerek siyasi gerekse piyasa kaynaklı baskıları hayli güzel yönetiyor. Sabit getirili menkul değer ve pay senetleri genelinde olumlu olmaktan mutluyuz” değerlendirmesini yaptı. Amundi, Türkiye’yi gelişmekte olan piyasaların lokal para cinsinden tahvilleri ortasında birinci beşte sayıyor.

YABANCI GİRİŞİ SÜRÜYOR

Öte yandan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından dün açıklanan haftalık bilgilere nazaran, tahvil-bono piyasasına yabancı girişinin hızlandığı dikkat çekti. Yabancılar, 19-26 Temmuz haftasında, tahvil-bono piyasasında ise 1 milyar 360 milyon dolarlık net alım gerçekleştirdi. 22 Mart’tan bu yana yabancının tahvil-bonodaki net alımı 11.2 milyar dolara ulaştı.

KKM’DE VERGİ AVANTAJI SONA ERDİ

Ekonomi idaresinin kademeli olarak sonlandırmayı planladığı kur muhafazalı mevduata (KKM) uygulanan vergi avantajı kaldırıldı. KKM’ye 6 ay vadeli olanlarda yüzde 7.5, 1 yıla kadar vadeli olanlarda yüzde 5 stopaj getirildi. Stopaj uygulaması tıpkı oranlarda altın dönüşümlü hesaplar ve kur muhafazalı iştirak hesapları için de uygulanacak. Öte yandan BDDK datalarına nazaran KKM, 19-26 Temmuz haftasında 49 milyar lira azalarak 1 trilyon 832 milyara indi. KKM’de son 3 haftadaki düşüş 160 milyara ulaştı. KKM’de 18 Ağustos 2023’teki 3.4 trilyon liralık tarihi tepeden bu yana 49 haftadır kesintisiz düşüş yaşanıyor. 18 Ağustos 2023’ten 26 Temmuz 2024’e kadar düşüş 1 trilyon 576 milyar liraya ulaştı.

TÜRKİYE EN DİRENÇLİ ÜLKE

BANK of America (BofA) global ekonomik temaları ve bunların dünya iktisadı üzerindeki tesirlerini derinlemesine tahlil ettiği “Global Ekonomik Görünüm” isimli raporunu paylaştı. Rapora nazaran Türkiye’nin ekonomik durumu ve gelecekteki beklentileri olumlu seyrediyor. BofA raporuna nazaran ortodoks siyasetlere dönüş, Türkiye’nin ekonomik kıssasını gelişmekte olan piyasalar ortasında öne çıkarırken, Türk iktisadını de global şoklara karşı daha sağlam hale getiriyor. Türkiye, global korumacılığın artmasından öbür gelişmekte olan piyasalara nazaran daha az etkilediğine vurgu yapılan raporda, ABD’nin Türkiye’nin ihracatının yalnızca yüzde 6’sını oluşturduğuna dikkat çekildi. BofA’ya nazaran bu oranın düşüklüğü, Türkiye iktisadının Washington’ın müdafaacı siyasetlerinden daha az etkilenmesine neden olacak. Bank of America’nın tahliline nazaran Türkiye, global ekonomik dalgalanmalara karşı dirençli bir duruş sergilerken, ekonomik istikrar ve büyüme amaçlarına ulaşmada kararlı adımlar atmaya devam ediyor.

patronlardunyasi.com

Wall Street ve Asya:  Resesyon  korkusu ile çok sert satışlar

ABD borsaları Ağustos ayına keskin bir düşüşle başladı. Perşembe günü açıklanan ekonomik dataların, Fed’in kısıtlayıcı para siyasetini sürdürürken iktisadın beklenenden daha süratli yavaşlayabileceği telaşlarını artırması ve zayıf yüksek teknoloji şirketi karları en önemli satış nedenleri olarak şekillendi. Lakin Orta Doğu’da tırmanan gerginliğin bölgesel bir savaş dönüşmesi riski de satışlarda rol oynuyor. Cuma sabahı sert satışlarla güne başlayan Asya cephesinde ise Japon Yeni’nin güçlenmesinin şirket karları üzerinde yaratacağı baskı ve Temmuz PMI bilgilerinin imalat endüstrinde daralmaya işaret ettiği Çin iktisadının zafiyeti satışları besliyor.  Satışların bu sabah BİST- 100’e yayılması bir mümkünlük. TCMB bugün de dolar/TL’nin bir ölçü kıymet kazanmasına müsaade verebilir.

ABD’de PMI’dan daha yakından  takip edilen  Tedarik İdaresi Enstitüsü’nün (ISM) imalat faaliyeti ölçümünün daralmaya işaret ederek Temmuz ayında 46,8 ile sekiz ayın en düşük düzeyine düştüğünü gösteren datalar sonrasında Wall Street paylarında geniş çaplı düşüşler başladı.

Dow Jones 30  494,82 puan yahut %1,21 düşüşle 40.347,97’ye, S&P 500 75,62 puan yahut %1,37 kayıpla 5.446,68’e ve Nasdaq Composite 405,25 puan yahut %2,30 kayıpla 17.194,15’e geriledi.

Küçük ölçekli paylar de satıştan hissesini alıyor. Russell 2000 endeksi seansı yüzde 3 kayıpla kapadı. Son iki haftada  yatırımcıların Federal Rezerv’in faiz indirimlerinden faydalanması beklenen daha küçük şirketlere yönelmesinden faydalanan bu endeks de iktisatla ilgili dertlerin tırmanmasına direnç gösteremedi. Ağustos ekseriyetle pay senetleri açısından yılın en zayıf aylarından biridir.

Küçük ölçekli Russell 2000 %3,03 düşüşle 13 Şubat’tan bu yana en büyük günlük yüzdelik düşüşünü gerçekleştirdi. Yatırımcılar daha ucuz isimler ve daha kıymetli pay senetleri ortasında gidip gelirken, küçük piyasa bedeline sahip paylar son vakitlerde dalgalı bir seyir izliyor.

Diğer bilgiler, işsizlik yardımı için yeni müracaatta bulunan Amerikalıların sayısının geçen hafta 11 ayın en yüksek düzeyine çıktığını gösterdi; bu durum, mevsimsel faktörlerin de rol oynamasına karşın, işgücü piyasasında bir ölçü yumuşamaya işaret ediyor.

Volatilitedeki ani artış ve ABD devlet tahvillerinin sunduğu inançlı limana yönelik büyük bir akın, Fed’in faiz indiriminin yakında gelebileceği sinyalinin akabinde alıma geçen traderlar için ağır bir haftayı çılgın bir haftaya dönüştürdü. 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi, piyasaların çok geçmeden borçlanma maliyetlerinde keskin bir düşüş öngörmesi nedeniyle %4’ün altına düşerek 1 Şubat’tan bu yana tabanını gördü.

Japonya’da Nikkei 225, Wall Street’te gece boyunca yaşanan satışların akabinde Asya-Pasifik piyasalarının birçoklarının düşmesiyle birlikte açılışta %5’in üzerinde bir düşüşe şahit oluyor. Güney Kore’nin temmuz ayı enflasyon sayıları beklenenden biraz daha yüksek geldi; ülkenin tüketici fiyat endeksi, Reuters anketine katılan ekonomistlerin beklediği %2,5’e kıyasla yıllık %2,6 arttı.

Japon pay senetlerinde son haftalarda yaşanan sert geri dönüş, yen’in dört ayın en yüksek düzeyine ulaşması ve yüksek devlet tahvili getirilerinin Honda Motor Co. ihracatçılar ve Mitsui Fudosan Co. üzere emlak firmalarının  karlarını aşağı çekeceği algısı ardından gerçekleşti.  Halbuki, daha 2 gün öncesine kadar Japonya payları, BOJ’un faiz artırımı ihtimalini memnuniyetle karşılayan mali tablolarla birlikte yeni rekorlara tırmanmıştı.

ABD Hazine tahvili getirileri son altı ayın en düşük düzeyine geriledi. Tahviller, Fed’in Çarşamba günü faizleri 23 yılın en yüksek düzeyinde tutma kararının akabinde, lider Jay Powell’ın merkez bankasının nihayet gelecek ay borçlanma maliyetlerini düşürmeye başlayabileceğinin sinyalini vermesiyle ralli yapmaya başlamıştı.

İstihdam  piyasasının yavaşladığına dair son dataların yıl sonuna kadar üç 25 puanlık faiz indirimi beklentilerini artırmasıyla tahviller Perşembe günü yararlarını artırdılar. Gösterge 10 yıllık Hazine tahvil getirisi 0,12 puan düşerek yüzde 3,98’e gerileyerek Şubat başından bu yana birinci kere yüzde 4’ün altına indi.

Artan jeopolitik tansiyonların inançlı liman dayanağı sağlamasıyla dolar Perşembe günü kıymet kazanırken, İngiltere Merkez Bankası’nın faiz oranlarını 16 yılın en yüksek düzeyinden düşürmesinin akabinde İngiliz sterlini düştü.

Ortadoğu’da genişleyen bir çatışmaya ilişkin endişeler, Hamas lideri İsmail Haniye’nin Çarşamba sabahı İran’ın başşehri Tahran’da İsrail’e intikam tehditlerine yol açan bir atakla öldürülmesinin akabinde bu hafta ağırlaştı. İsrail ise bugünkü sıcak öbür bir gelişmeyi duyurdu ve Hamas’ın askeri lideri Muhammet Deif’in Gazze’de öldürüldüğünü açıkladı. İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri, Hamas Siyasi Ofis Lideri İsmail Heniyye suikastına karşı verecekleri karşılığı değerlendirdiklerini söyledi. Hizbullah Genel Sekreteri Nasrallah Fuad Şükr’ün cenaze merasiminde İsrail’in “kırmızı çizgiyi” aştığını söyleyerek “Her cephede öfke ve intikam beklesinler” dedi.

Fed siyasetini yönlendirecek bir sonraki büyük ABD verisi, Cuma günkü Temmuz ayı hükümet istihdam raporu olacak. Patronların ay boyunca 175.000 yeni istihdam eklediğini göstermesi beklenirken, işsizlik oranının %4,1’de sabit kalması bekleniyor. Dolar endeksi en son yüzde 0,32 artışla 104,43’te süreç görüyordu.

Reuters, Bloomberg, FT, CNBC

Prizmabet giriş: Çin’de tahvil rallisi sürüyor, getiriler rekor düşük düzeyde

Çin tahvil rallisi devam ederken, yatırımcılar merkez bankasının spekülatörleri çok ısınmış bir piyasadan çıkarmaya mı karar vereceğini yoksa tahvil piyasasının ekonomik toparlanma lehine sıcak kalmasına müsaade mi vereceğini merak ediyor.

Düşen pay senedi ile emlak fiyatları ve cazip olmayan mevduat faizleri nedeniyle ziyan gören yatırımcılar Çin’in sunduğu en inançlı varlıklara kaçarken, devlet tahvili getirileri yeni rekor düşük düzeylere geriledi. Gösterge 10 yıllık tahvil getirisi, yirmi yıl evvel kaydedilen en düşük düzeyin gerisinde ve yüzde 2,15 ile yatırımcıların resmi müdahale beklediği düzeylerin çok altında yer alıyor. Yetkililer aylardır ikilemde.

Ekonomi bir yandan talebi canlandırmak için daha düşük borçlanma maliyetlerine hazır olsa da, yüksek likidite kaynaklı piyasa dalgalanmalarını kaldıramayabilir. Geçen haftaki faiz indirimlerine kadar, Çin Merkez Bankası’nın (PBOC) devreye girerek tahvil satmaya başlayacağını düşünülüyordu.

ING Bank Büyük Çin Baş Ekonomisti Lynn Song, “Ralli çok süratli devam ederse PBOC’nin tahvil satarak müdahale etmeye başlaması mümkün. Tekrar de, yatırımcılar inançlı getiri kaynakları aramaya devam ettikçe Çin tahvilleri yakın vadede bir ölçü talep görmeye devam edebilir” dedi.

 Prizmabet, online bahis ve oyun kesiminde kıymetli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve yararlı bir tecrübe vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Taşınabilir uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her düzeyden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve daima güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.