Kazanmanın Keyfini Çıkar! Hemen Tıkla, Şansa Kapı Aç!

İstanbul Airshow bu yıl 14. kez kapılarını açıyor

Sivil havacılık sektörünün bölgedeki en önemli ve köklü organizasyonlarından olan ISTANBUL AIRSHOW, Uluslararası Sivil Havacılık ve Havalimanları Fuarı 14’üncü kez ziyaretçileri ile buluşuyor. 1996 yılından beri her iki yılda bir düzenlenen organizasyon, 26 Eylül Perşembe günü açılacak. Fuar üç gün boyunca ziyaret edilebilecek.

Türkiye’nin hızla büyüyen sivil havacılık sektörünün yolcu uçaklarından terminal işletmecilerine, çok amaçlı hava araçlarından iş jetlerine, charter kuruluşlarından brokerlara, uçuş eğitiminden havacılık kulüplerine kadar tüm sektör bileşenleri İstanbul Airshow’da bir araya geliyor.

Açılışı Bakan Uraloğlu yapacak

Etkinliğin açılışı Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu tarafından yapılacak. Törene, Sivil Havacılık Genel Müdürü Prof. Dr. Kemal Yüksek, Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürü Enes Çakmak, Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı Prof. Dr. Ahmet Bolat, THY Teknik A.Ş. Genel Müdürü Mikail Akbulut’un da bulunduğu önde gelen sektör temsilcileri de katılacak. Tören, 26 Eylül’de saat 10.00’da Fuar Alanı içerisindeki Açılış ve Kongre katında yapılacak. Ziyaretçi girişleri ise aynı gün saat 13:00’de başlayacak.

Yeni modeller sergilenecek

Çok çeşitli hava araçlarının sergileneceği Fuar’da, ticari uçaklar ve iş jetleri segmentinde Airbus ve Dassault Falcon, Türkiye’ye verdikleri özel önemle göze çarpıyor. Dassault Falcon diğer modellerinin yanısıra yeni nesil 6X modelini de getiriyor. Airbus ise A220 modeli ve helikopterleriyle katılım sağlayacak.

Yangınla mücadelede kullanılan hava araçlarının da sergileneceği fuarda, Orman Genel Müdürlüğü 26 Eylül Perşembe günü saat 12.00’da, 2024 yılı yangınla mücadele değerlendirmesinin de yapılacağı bir basın toplantısını statik sergileme apronunda düzenleyecek.

Havacılığın geleceği tartışılacak

Gelecekteki Kentsel Hava Taşımacılığı konulu toplantı ise 27 Eylül Cuma günü saat 10:00’da düzenleniyor. Türk Hava Yolları moderatörlüğünde Airbus’tan Kentsel Hava Taşımacılığı İş Geliştirme Proje Müdürü Anurag Gupta, Lilium’dan Başkan Yardımcısı Paul-Franck Bijou ve Gözen Holding’den eVTOL Program Direktörü Mesut Yılmaz konuşmacılar arasında yer alıyor. Panelde özellikle elektrikli hava araçlarının gelecekte oynayacakları rol ve potansiyel uygulamalar ele alınacak.

Teknofest’in de düzenlendiği Atatürk Havalimanı eski dış hatlar terminali ve apronunda düzenlenecek fuar 26 Eylül Perşembe günü saat 13:00-17:30, Cuma ve Cumartesi günleri de 10:00-17.30 aralarında ziyarete açık olacak. Ziyaretçiler ücretsiz giriş kartlarını https://airshow.tmonlineregistry.com linkinden veya istanbulairshow.com adresindeki ön kayıt bölümünden girerek temin edebiliyorlar.

İş dünyası ve teknolojinin nabzı, Transformation NOW! 2024 etkinliğinde atacak

Teknoloji ve iş liderlerinden yoğun ilgi gören Transformation NOW! 2024, 5. buluşmasını 10 Ekim’de İstanbul’da gerçekleştirecek. NTT DATA Business Solutions Türkiye tarafından organize edilen ve geçtiğimiz yıl 1.700 kişinin katıldığı bu etkinlik, Temmuz sonunda yapılan ilk duyurusunun ardından büyük bir taleple karşılaştı.

NTT DATA Business Solutions Türkiye tarafından düzenlenen ve teknoloji ile iş dünyasındaki liderlerin yoğun ilgisini çeken Transformation NOW! 2024, 10 Ekim’de Volkswagen Arena’da gerçekleştirilecek. Yılın en büyük teknoloji ve inovasyon etkinliği olarak konumlanan bu buluşma, iş dünyasında dijital dönüşümün gerekliliklerini ele alacak.

“Ignite tomorrow, today” temasıyla hayata geçirilen etkinlik hakkında konuşan NTT DATA Business Solutions META Bölgesi’nden Sorumlu Başkan Yardımcısı Dr. Bahri Danış, etkinliğin felsefesine dair şu ifadeleri kullandı: “NTT DATA olarak vizyonumuzda daima yarın var. Müşterilerimizle birlikte, geleceğin ihtiyaçlarına yanıt verecek dijital çözümler tasarlıyoruz. Bugün attığımız adımlarla, yarının ateşini bugünden yakıyoruz. ‘Ignite tomorrow, today’ yaklaşımımızın temelini oluşturan insan, güven, sürdürülebilirlik, inovasyon, dönüşüm ve toplum gibi kavramlar, aynı zamanda geleceğimizin de yapı taşları. Bu etkinlikte ele alacağımız bu önemli başlıkların tüm katılımcılara ilham vereceğine inanıyorum.”

“Teknoloji yetkinliklerimizle müşterilerimizin işini büyütüyoruz”

Dönüşümde liderlik eden isimlerle birlikte başarı hikayelerini ve sektördeki en yeni trendleri paylaşacaklarını belirten Dr. Bahri Danış, NTT DATA Business Solutions Türkiye hakkında da şu bilgileri paylaştı:

“Her yıl Ar-Ge’ye 3,6 milyar dolardan fazla yatırım yapan büyük bir grubun parçasıyız. Dijital dönüşümde iş dünyasının stratejik çözüm ortağı olarak, inovasyon ve uzman kadromuzla müşterilerimizin işlerini büyütmelerine yardımcı oluyoruz. Farklı endüstrilerin dijitalleşme ihtiyaçlarına yönelik en yenilikçi ve özelleştirilmiş çözümleri üretiyoruz.”

Transformation NOW! 2024, finans, perakende, otomotiv ve üretim gibi birçok sektörde yapay zeka, üretken yapay zeka, inovasyon ve süreçlerin yeniden yapılandırılması üzerine derinlemesine oturumlar sunacak. Bu sektörlerin liderleriyle gerçekleştirilecek olan oturumlar, katılımcılara hem ilham verici hem de yenilikçi çözümler sunmayı amaçlıyor.

“Ignite tomorrow, today” temasıyla düzenlenen etkinlik, geleceğin iş dünyasını şekillendirecek önemli içgörüler sağlayacak. İnsan, güven, sürdürülebilirlik, inovasyon, dönüşüm ve toplum kavramlarını merkezine alan Transformation NOW! 2024, katılımcılara yarının gereksinimlerine yönelik dijital çözümler sunarken, bugünün iş kararlarını da dijital dönüşüm perspektifiyle desteklemeyi hedefliyor.

————————

NTT DATA Business Solutions Hakkında
Güçlü bir iş ortağı ekosistemiyle başta SAP ve Microsoft olmak üzere, sektörlerinin öncüsü pek çok farklı kurumun işbirliğiyle, müşterilerine teknoloji çözümleri sunan lider bir küresel BT hizmet sağlayıcısı NTT DATA Business Solutions, 35 yılı aşkın deneyimiyle dünya çapındaki şirketlerin akıllı işletmeye dönüşmesini sağlıyor. Stratejik danışmanlık ve uygulamadan yönetilen hizmetlere uzanan geniş bir yelpazede sürdürülebilir büyümeyi ve başarıyı hızlandıran uçtan uca çözümler sunuyor. 30’dan fazla ülkede 15.300’ü aşkın deneyimli çalışanı bulunan küresel bir stratejik SAP ortağı olan NTT DATA Business Solutions, tüm sektörlerde inovasyonu teşvik ediyor ve en son teknolojilerden yararlanıyor.

Beş şirketten üçü, yapay zekaya uyum için çalışanlarına yeni yetkinlikler kazandırmayı planlıyor

Tahminler yapay zekanın dünya çapında beş işten ikisini etkileyeceğini gösterirken, çalışanlarına yeni yetkinlikler kazandırmak, şirketlerin öncelikli gündemlerinden birine dönüştü. Yerli BT şirketi, bulut ve yapay zeka uzmanlığıyla geleceğin işgücünü yeni döneme hazırlamak için kolları sıvadı.

Uluslararası Para Fonu (IMF) tarafından yapılan tahminler, dünya çapında 5 işten ikisinin yapay zekadan (YZ) etkileneceğini gösterdi. Öte yandan Microsoft verilerine göre 2 şirketten biri, yapay zeka adaptasyonundaki en büyük engelin yetkin işgücü eksikliği olduğunu söyledi. Yerli BT şirketi PEAKUP, küresel yetenek açığının kapatılması için öncü teknoloji şirketlerine önemli rol düştüğü bilinciyle, çalışan komitesi CADET aracılığıyla kolları sıvadı.

Konuya dair değerlendirmelerini paylaşan PEAKUP CSO’su KadirCan Toprakçı, “Microsoft’un raporuna göre 5 şirketten üçü yapay zekaya uyum için çalışanlarına yeni yetkinlikler kazandırmayı planlıyor. Londra, Dubai ve İstanbul ofislerinde 12 yılı aşkın süredir toplumu geleceğe teknolojiyle hazırlama vizyonuyla faaliyet gösteren PEAKUP olarak, İK literatüründe upskilling ve reskilling olarak anılan bu adımların kolektif bir çabaya dönüşmesi gerektiğine inanıyoruz. Bu kapsamda çalışanlarımızın gönüllü girişimleriyle kurulmuş CADET komitemiz aracılığıyla ve üst yönetim desteğiyle hem üniversitelerde hem de kurumsal şirketlerde yapay zeka ve bulut eğitimleri düzenleyerek yetenek açığını kapatmak, yeni teknolojilerin adaptasyon sürecini hızlandırmak için çalışıyoruz” dedi.

Üniversitelilere bulut ve yapay zekayı anlatıyor

Teknolojinin dönüştürücü gücünü genç beyinlerle buluşturma ve toplumu teknolojiyle geleceğe hazırlama vizyonuyla üniversite işbirlikleri gerçekleştirdiklerini belirten PEAKUP CADET Komite Başkanı Ebru Tuncay ise “Bu kapsamda 2023-2024 eğitim öğretim dönemi boyunca Arel Üniversitesi’nde Bulut Bilişim Teknolojileri dersi verdik. . PEAKUP yöneticilerinin eğitmen olarak katıldığı derste, 12 yıldır bulut teknolojilerinde edindiğimiz deneyimi ve Microsoft 365 çözümlerini üniversitelilere aktardık. Özyeğin Üniversitesi Endüstriyel Tasarım Bölümü dördüncü sınıf öğrencileri, Dr. Zeynep Karapars’ın verdiği stüdyo derslerinde, PEAKUP olarak geliştirdiğimiz çalışan bağlılığı platformu Velocity için hem göze hitap eden hem de işlevselliği ön plana çıkaran arayüz tasarımlarına imza attı.

Diğer yandan Girişimcilik Kulübü aracılığıyla Yeditepe Üniversitesi öğrencilerini Microsoft 365 ve bulut teknolojileriyle tanıştırdık. Kültür Üniversitesi kariyer günlerinde öğrencilerin kariyerlerine güçlü bir başlangıç yapmalarına rehberlik ettik. PEAKUP çalışanlarının çabalarıyla kurulan CADET Komitesi olarak, gençlerin gelişim yolculuklarına rehberlik etmek ve onları geleceğin iş dünyasına hazırlamak önceliğimiz. Eğitim programlarımızla öğrencilerin teknolojiye olan ilgilerini artırırken onları sektörel becerilerle donatarak kariyer adımlarını güçlendiriyoruz. Yeni eğitim öğretim döneminde de faaliyetlerimizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Kurumsal şirketleri yapay zekayla tanıştırıyor

PEAKUP’ın geleceğin yetenek havuzlarını yapay zeka ve bulut teknolojilerine hazırlama çabalarının üniversitelerle sınırlı kalmadığını, 12 yıllık teknoloji uzmanlığının özel şirketlerle de paylaşıldığını vurgulayan PEAKUP CSO’su KadirCan Toprakçı, “Türkiye’deki partnerlerinden biri olduğumuz Microsoft gibi küresel teknoloji devleri, işgücünün yapay zeka ve bulut dönüşümüne hazırlanması için çeşitli taahhütlerle özel programlar yürütüyor. PEAKUP olarak biz de benzer bir yolu izliyor ve üniversitelerin yanı sıra, şirketlerin de bu dönüşüme hazırlanması için kuruluşlara özel yapay zeka eğitimleri ve atölye çalışmaları düzenliyoruz” dedi ve devam etti:

“Geçtiğimiz yaz gerçekleştirdiğimiz Dubai AI Summer School ile kuruluşların 2 hafta boyunca yapay zeka alanındaki son teknolojilerle birinci elden tanışmasını sağladık. Eğitimleri, kurumların ofislerinde veya PEAKUP ofisinde yapıyoruz. Mart ayında kurduğumuz Yapay Zeka Çözümleri Birimi ile şirketlerin ihtiyaçlarına özel eğitim programları tasarlıyoruz. Örneğin P.I. Works ile birlikte Microsoft Copilot ve Azure AI’a odaklanan üç günlük bir eğitim düzenledik. Hem teorik tarafın konuşulduğu hem de bu teori üzerine inşa edilen pratiklerin deneyimlendiği programla, P.I. Works’ün dijital dönüşüm ekiplerini son trendlere hazırladık.”

“Toplumun teknoloji rotasına inovasyonu yerleştirdik”

12 yıldır faaliyet gösteren, yerli bir BT ve teknoloji şirketi olarak, Microsoft çözümlerinde ve YZ teknolojilerinde uzmanlaşan ekipleriyle 1 milyondan fazla kullanıcıya ve bini aşkın kurumsal müşteriye temas ettiklerini vurgulayan PEAKUP CSO’su KadirCan Toprakçı, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Teknoloji öncülerinin misyonunun yalnızca müşterileriyle sınırlı olmadığına, bu şirketlerin toplumun geneline karşı sorumlu olduklarına inanıyoruz. Bu kapsamda hem Ar-Ge çalışmalarımızla hem etki odaklı faaliyetlerimizle ülkemizin geleceğine yatırım yapıyor, inovasyonu toplumun teknoloji rotası olarak belirliyoruz. Üniversite öğrencilerini yeni teknolojilere hazırlarken, şirketlerin de bu teknolojilerdeki bilgi birikimini derinleştiriyor; hem işgücü hem de işverenler arasında kaynaştırıcı vazifesi üstleniyoruz. Kalkınmayı genele yaymak, teknoloji uçurumlarını kapatmak için bu faaliyetlerimizi kesintisiz sürdürürken; bütünsel hizmet anlayışımızla kurumların altyapılarını güçlendirmeye, değişim yönetimi ve yapay zeka danışmanlığı hizmetlerimizle iş dünyasının dönüşüm yolculuğuna eşlik etmeye devam edeceğiz.”

Boeing, Binlerce Çalışanını İşten Çıkarmak Üzere Harekete Geçti! (Arkasındaki Gerçekler Neler?)

Boeing, iş gücünün %10’unu azaltma kararı aldığını açıkladı. Alınan bu karar, yaklaşık 17.000 çalışanın işten çıkarılmasını kapsıyor ve önümüzdeki aylarda gerçekleştirilecek.

CEO Kelly Ortberg, çalışanlara gönderdiği e-postada işten çıkarmaların yöneticiler, yönetici yardımcıları ve diğer çalışanları kapsayacağını belirtti.

Boeing’de işten çıkarma süreci 

Ortberg, yönetim ekiplerinin işten çıkarmaların şirketteki organizasyonları nasıl etkileyeceğine dair detayları gelecek hafta paylaşacağını ifade etti. Ayrıca, iş gücündeki bu azalma ile birlikte, 777X uçağının ilk teslimat tarihinin de 2026’ya ertelendiğini duyurdu.

Boeing’in son yıllarda yaşadığı zorlukların ardından bu karar geldi. Şirket, 737 Max uçakları ile ilgili sorunlar ve 30.000’den fazla çalışanının grevde olması gibi birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Ortberg, süreç boyunca güvenlik, kalite ve müşteri hizmetine olan bağlılıklarını sürdüreceklerini vurguladı.

Yarattığı Dolandırıcılık Yöntemi ile Tarihe Geçen Charles Ponzi’nin Tartışmalı Hikâyesi (Günümüzde Bile Kullanılıyor!)

Charles Ponzi, 1903 yılında bir gün büyük bir servet sahibi olacağına inanarak Amerika’ya gelmişti.

Bir süre farklı işlerde çalışan fakat hiçbirinde başarılı olamayan Ponzi, hayat ona istediğini vermeyince kendi yolunu çizmeye karar verdi. Fakat seçtiği yol dolandırıcılıktı…

Ponzi, 1919 yılında yatırımcılara inanılmaz bir teklif sundu!

Ponzi’nin teklifi 45 gün içinde %50, 90 gün içinde ise %100 kazanç sağlanabileceğini vadediyordu.

Kaçırılmaması gereken bir teklif gibi görünen bu vaat, doğal olarak insanların dikkatini çekti ve kısa sürede birçok kişi Ponzi’nin işine yatırım yapmaya başladı.

Peki, Ponzi tam olarak ne iş yapıyordu?

Aslında yaptığı işin ardında çok basit bir düzen vardı.

Ponzi, yeni yatırımcılardan topladığı parayla eski yatırımcılara ödeme yapıyordu.

Yani bir nevi, parayı cebinde tutmadan döndürüyor ve sürekli yeni yatırımcı bularak sistemi ayakta tutuyordu.

Charles Ponzi, “Ponzi şeması” adı verilen bu dolandırıcılık yöntemini kullanarak kısa sürede çok büyük miktarda para toplamayı başarmıştı.

Öyle ki Ponzi, insanları yüksek kazanç vaatleriyle cezbetmiş ve sadece birkaç ay içinde milyonlarca doları kontrol etmeyi başarmıştı.

Ponzi bu parayla lüks bir yaşam sürdü ve zengin bir iş insanı gibi davranarak çevresindeki insanları daha da etkilemeyi başardı.

Ancak bu büyük kazanç, tamamen gerçek dışı bir düzen üzerine kuruluydu ve sürdürülebilir değildi.

Ponzi’nin kazandığı paralar, yeni gelen yatırımcılardan toplanan fonlarla karşılanıyordu ve bir noktada yeni yatırımcı bulunamadığında sistem kaçınılmaz olarak çöktü.

Boston Post gazetesinin de durumu ortaya çıkarmasıyla birlikte Ponzi’nin dolandırıcılığı ifşa oldu ve binlerce insan büyük kayıplar yaşadı.

Charles Ponzi’nin bu serüveni ise hapisle sonuçlandı.

Ancak Ponzi geriye tatsız bir miras bıraktı. Charles Ponzi’nin adı, bugün hâlâ dolandırıcılıkla eş anlamlı kullanılıyor.

Onun yarattığı Ponzi şeması adı verilen bu yöntem, özellikle finansal bilgisi zayıf kişileri hedef alarak kısa sürede zengin olma hayali satmaya devam ediyor.

Ponzi’nin hikâyesi, hızlı kazanç vaat eden sistemlerin ne kadar tehlikeli olduğunu bize bir kez daha hatırlatır nitelikte.

Kaynak: Investopedia

Prizmabet giriş: Kripto piyasasında işlem yapanların yüzde 70’i Bitcoin’i tercih etti

Paribu, iki yıldır FutureBright Group iş birliğiyle yürüttüğü ve bu yıl 5. kez gerçekleştirdiği Kripto Para Bilinirlik ve Algı Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı.

Araştırma, 12 Temmuz – 2 Eylül tarihleri arasında, Türkiye’yi temsilen 12 ilde, bilgisayar destekli yüz yüze anket yöntemiyle görüşmeler yapılarak gerçekleştirildi. Araştırma sonuçları bilinirlik, deneyim, teknoloji ve demografi olmak üzere 4 başlık altında toplandı.

Araştırmanın sonuçlarına göre kripto paranın bilinirlik oranı artış göstermeye devam etti. 2020 yılında yüzde 16 olan bu oran 2023 ve 2024 yıllarında yüzde 99 olarak tespit edildi.

Bununla birlikte işlem yapanların oranı da geçtiğimiz yıla göre artış kaydetti ve yüzde 25,1’den yüzde 27’ye yükseldi.

İşlem yapma oranları artsa da işlem tercihleri geçtiğimiz senelerle benzer seyretti. İşlem yapanların yüzde 70’i Bitcoin’i, yüzde 29’u ise Ethereum’u tercih etti.

Kripto paranın kullanım amaçları sorulduğunda ise kripto para ile işlem yapan her 4 kişiden 3’ü, kısa vadeli alım satım işlemi için kullanıldığını ifade etti.

Araştırmaya göre bu yılın en güvenilir ve en çok tercih edilen yatırım aracı altın olurken kripto paralar yüzde 29 ile en çok tercih edilen üçüncü yatırım aracı oldu.

Kripto ile işlem yapanların ortalama yaşı 34,7

Araştırma sonuçlarına göre kripto para ile işlem yapanların ortalama yaşı 34,7 oldu. Kripto parayı duyan erkeklerin işlem yapma oranı yüzde 31 olurken kadınlarda bu oran yüzde 21 oldu. İşlem yapma oranı en yüksek olan grup ise 25-44 yaş arası.

Bununla birlikte üniversite mezunları için 2023’te yüzde 30 olan işlem yapma oranı bu yıl daha da artarak yüzde 39’a yükseldi. Kripto para ile işlem yapanların yaş ortalaması ise 34,7 oldu.

Kripto para ile işlem yapanların yüzde 63’ü, bu alanda bilgi edinmek için sosyal medyayı tercih ederken her 2 kişiden 1’i ise kripto para işlem platformlarının kendisini tercih etti.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Tükenmişlik Sendromu: Beyaz Yakalıların Kabusu

Modern iş dünyasında, beyaz yakalı çalışanlar sıkça tükenmişlik sendromu (burnout) ile karşı karşıya kalmaktadır. Yoğun iş temposu, artan sorumluluklar ve sürekli değişen iş koşulları, bireylerin ruhsal ve fiziksel sağlığını olumsuz etkileyebilir.

Tükenmişlik sendromu, uzun süreli stresin bir sonucu olarak ortaya çıkan, duygusal, fiziksel ve zihinsel yorgunluk hali olarak tanımlanır. Bu durum, genellikle iş yerindeki aşırı yüklenme, kontrol kaybı ve yetersizlik hissi gibi faktörlerin bir araya gelmesiyle gelişir.

Tükenmişlik sendromu, bireylerin hayatında çeşitli şekillerde kendini gösterebilir. Bu belirtiler arasında:

1. Duygusal Yorgunluk: Kendinizi sürekli yorgun, bitkin ve tükenmiş hissetmek. 2. Negatiflik: İşinize veya görevlerinize karşı duyduğunuz ilginin azalması, işin anlamını yitirmesi.

3. Düşük Performans: İşteki verimliliğinizin düşmesi, konsantrasyon eksikliği ve motivasyon kaybı.

4. Fiziksel Belirtiler: Baş ağrısı, mide bulantısı, uyku bozuklukları ve diğer stres kaynaklı rahatsızlıklar.

5. Sosyal İzolasyon: Arkadaşlarınızla ve aile üyelerinizle ilişkilerde kopma, yalnızlık hissi.

Tükenmişlik Sendromunun Nedenleri

Aşırı İş Yükü: Uzun çalışma saatleri, sürekli projeler ve artan beklentiler.

Yetersiz Kontrol: Çalışma koşulları veya görevler üzerinde kontrol hissinin kaybı.

Destek Eksikliği: İş arkadaşları veya yöneticilerden yeterince destek görememek.

Mükemmeliyetçilik: Kendi kendine belirlenen yüksek standartlar ve başarı baskısı.

Dengesiz İş-Yaşam Dengesi: İş ve özel yaşam arasında sağlıklı bir denge kuramama.

Tükenmişlik Sendromuyla Başa Çıkma Yöntemleri

Farkındalık ve Tanıma: Kendinizi ve belirtilerinizi gözlemlemek, tükenmişlik sendromunun erken belirtilerini fark etmenizi sağlar.

Sınır Koyma: İş ve özel yaşam arasında sınırlar koymak, iş yükünü azaltmak için önemlidir. Gereksiz görevlerden kaçınmak ve “hayır” demeyi öğrenmek bu konuda faydalıdır. Destek Arama: İş arkadaşlarınızla veya yöneticilerle açık iletişim kurmak, yaşadığınız stres hakkında konuşmak, duygusal yükü hafifletebilir. Profesyonel yardım almak da önemli bir adımdır.

Düzenli Dinlenme: İş saatleri içinde ve dışında düzenli olarak dinlenmek, zihinsel ve fiziksel sağlığınızı korumanıza yardımcı olur. Kısa molalar vermek, yürüyüşe çıkmak veya meditasyon yapmak faydalıdır.

Sağlıklı Yaşam Tarzı: Düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek ve yeterli uyku almak, genel ruh halinizi iyileştirebilir ve stresle başa çıkmanıza yardımcı olur. Hobiler ve Sosyal Etkinlikler: İş dışındaki etkinliklere katılmak, sosyal bağlantılarınızı güçlendirmek ve keyif aldığınız aktivitelere zaman ayırmak, zihinsel sağlığınıza olumlu katkıda bulunur.

Tükenmişlik sendromu, çalışanlar için ciddi bir sorun haline gelmiştir. İş yerindeki aşırı stres, yetersizlik hissi ve sosyal destek eksikliği gibi faktörler, bu sendromun ortaya çıkmasına neden olabilir. Ancak, farkındalık kazanarak, sağlıklı sınırlar koyarak ve destek arayarak bu durumla başa çıkmak mümkündür.

Rana FIRAT

Kurumsal Beslenme: Çalışan Verimliliği ve Sağlık Üzerindeki Etkileri

Günümüzün iş dünyasındaki verimliliği ve çalışan hacminin artması, kurumların en düzenli hedeflerinden biri haline gelmiş durumda. Bu hedefe ulaşmanın önemli yollarından biri de insanların sağlıklı bir beslenme düzenine sahip olmalarını sağlamaktır. Kurumsal beslenme, çalışanların düzenli ve sağlıklı beslenmesinin desteklenmesini amaçlayan bir yaklaşımdır. Hem çalışan sağlığına hem de iş performansına önemli katkılar sunar. Bu yazıda, kurumsal eğitimin ne olduğu, neden önemli olduğunu ve nasıl uygulanabileceği konusunda bilgi akışı sağlayacağız.

Kurumsal Beslenme Nedir?

Kurumsal eğitim, işyerlerinde çalışanlara sağlıklı eğitim yeteneklerini kazandırmayı amaçlayan programlar ve uygulamaları kapsar. Bu yetenek, girişimcilere yaratıcı programlar sunar, sağlıklı yiyecekler sağlar ve çalışanların eğitimi konusunda bilinçlendirme faaliyetlerini düzenler. Kurumsal beslenme programları, sadece yemek servisi sunmakla kalmaz, aynı zamanda sürdürülebilir bir beslenme alışkanlığı kazanmalarına yönelik stratejiler de geliştirir.

Kurumsal Beslenme Programları Nasıl Uygulanır?

1. Sağlıklı Yemek Seçenekleri Sunmak

İş yerlerinde sunulan yemeklerin düzenli ve üretici olmaya özen gösterdiğini görmek, kurumsal beslenmenin temel taşlarından biridir. Menüler, sebze, meyveler, kuru baklagiller, protein açısından zengin besinler ve sağlıklı yağlar içermelidir. Ayrıca, vegan veya bitkisel gibi seçeneklerin de kullanıcılara çeşitli diyet tercihleri ​​sunması açısından önemlidir.

2. Atıştırmalık Alternatiflerini Sağlıklı Hale Getirmek

Şirket mutfaklarında bulunanların sağlıklı seçeneklerle değiştirilmesi, çalışanların sağlıksız beslenmelerini engellemeye yardımcı olur. Şekerli, işlenmiş yiyecekler yerine kuruyemiş, yoğurt, meyve gibi seçenekler sunmak, insanların enerji düzeylerini dengede tutmaktadır.

3. Eğitim ve Farkındalık Programlarının Düzenlenmesi

Beslenme konusunda güvenilir bilgi kaynaklarını kullanmak, insanların daha evde yani güvende hissetmelerine olanak sağlar. İş yerlerinde bilgilendirmeler, seminerler, sağlıklı eğitim üzerine çalışmalar, bireysel danışmanlık hizmetleri ve kurumsal eğitim programlarının başlatılması sağlanır.

4. Su Tüketimini Teşvik Etmek

Vücudun gerekli su ihtiyacının karşılanması, genel sağlık açısından çok önemlidir. Ofislerde su sebilleri tutmak, insanların su tüketimini artırmaya yönelik bir adım olabilir. Ayrıca, su tüketimini teşvik eden kampanyalar düzenlenebilir.

Sonuç

Kurumsal eğitim, sadece çalışan sistemleri değil var olan sistemlerin de güçlenmesine katkı sağlar. Sağlıklı beslenmeyi teşvik eden iş yerleri, daha mutlu, sağlıklı ve üretken bir çalışan kitlesi yaratır. Bu da uzun ömürlü olarak hem çalışanların yararına bir eylem olur hem de şirketin karlılığını arttırır. İş dünyasında rekabet avantajı sağlamak isteyen işletmeler, kurumsal programlarına yatırım yaparak hem çalışanlarını kazanır hem de büyümelerini sağlayıp kendileri kazanırlar…

2024’ün kabusu, şimdi de Samsung çalışanlarını vuracak

2024 yılında büyük işten çıkarma dalgalarıyla işgücünü azaltan şirketlerin arasına Samsung Electronics de katılıyor olabilir. Reuters’in ismi açıklanmayan kaynaklara dayandırdığı habere göre Samsung, dünya çapında satış ve pazarlama işini yüzde 15 oranında azaltacak ve dünya çapında idari personelini de yüzde 30’a kadar azaltmayı planlıyor.

Ayrıca Reuters’in görüştüğü kaynaklar, işten çıkarmaların 2024’ün sonuna kadar yapılacağını da söylüyor. Şu anda, Samsung’un işten çıkarma kararından kaç çalışanının etkileneceğine dair net bir bilgi bulunmuyor.

Samsung’un konu hakkında yayınladığı açıklamaya göre, operasyonlarındaki “iş gücü ayarlamaları” şirket için rutin bir durum. Ayrıca şirket, bu ayarlamalar için belirli bir iş hedefi olmadığını ve bunların Samsung’un üretim ekibinin hiçbir üyesini etkilemeyeceğini de açıklamaya ekledi.

Reuters’in haberine göre, 2023’ün sonunda Samsung’un 147.000’i yurtdışında olmak üzere 267.800 çalışanı vardı. Habere göre satış ve pazarlama personeli 25.100 kişiden oluşuyordu ve diğer 27.800 çalışan üretim ve imalat dışındaki alanlarda çalışıyordu.

Ortaya çıkan doğrulanmamış söylentiler, Samsung’un yakın gelecekte Galaxy Z Fold 6’nın özel bir sürümüyle birlikte bütçe dostu Galaxy S24 FE akıllı telefonunu piyasaya süreceğini iddia ediyor. Şirketin çok yakında Galaxy Tab S10 serisi tabletlerini piyasaya süreceğine dair haberler de ortaya çıktı. 2025’in başlarında piyasaya sürülebilecek Samsung Galaxy S25 serisi akıllı telefonları hakkında da bazı sızıntılar ve söylentiler bulunuyor ve şirketin uzun zamandır beklenen Samsung karma gerçeklik başlığı üzerinde çalıştığına dair haberler de yayılmaya devam ediyor.

Patronlar, Z kuşağına ait çalışanların kar tanesi gibi kırılgan olduğunu düşünüyor

Çevrimiçi eğitim yayını Intelligent.com geçen ay ABD çapında 966 iş dünyası liderini kapsayan geniş kapsamlı bir anket yaptı. Ankette liderlere 1996-2010 yılları arasında doğan, Z kuşağı olarak adlandırılan kuşaktaki çalışanlarla ilgili düşünceleri soruldu.

“Z KUŞAĞI İŞ DÜNYASINA HAZIRSIZ İNSANLARDAN OLUŞUYOR”

Patronlara göre Z kuşağı çalışanları, her şeyi hak ettiğine inanan, çok kolay gücenen, tembel ve genel olarak iş dünyasına hazırlıksız insanlardan oluşuyor.

Diken’de yer alan habere göre ankete katılan yöneticilerin %75’i işe aldıkları yeni mezunların çoğunun başarısız olduğunu, %60’ı ise en azından bazılarının işten çıkarılması gerektiğini söyledi.

“İLETİŞİM BECERİLERİ ZAYIF” DİYEN DE VAR YÖNETMENİN ÇOK ZOR OLDUĞUNU SÖYLEYEN DE

Liderlerin yaklaşık %17’si, ergenlikten 28 yaşına kadar olan yaş aralığındaki Z kuşağını yönetmenin çok zor olduğunu ve %39’u bu kuşağın iletişim becerilerinin zayıf olduğunu belirtti. Ayrıca ankete katılanların %19’u, daha rahat bir ofis ortamında bile yeni mezun üniversitelilerin profesyonel giyinmediğine ve işe uygun bir dil kullanmadığına vurgu yaptı.

İŞE GEÇ GİDİYOR, İŞLERİNİ GEÇ YAPIYORLAR

Katılımcıların yaklaşık %20’si Z kuşağının işe sıklıkla geç kaldığını, %15’i ise görevlerini sıklıkla geç teslim ettiğini söyledi.

YAŞLI MESLEKTAŞLARINA KIYASLA DAHA ÇOK HASTALIK İZNİ KULLANIYORLAR

Son araştırmalar, genç neslin yaşlı meslektaşlarına kıyasla hastalık iznini kullanma olasılığının daha yüksek olduğunu ortaya koydu.

“Z KUŞAĞI KAR TANESİ GİBİ KIRILGAN”

The Post’a konuşan uluslararası girişimci, iş mentoru ve konuşmacı Jessen James ise bazı Z kuşağı bireylerinin kendilerini ifade etmekte zorluk çektiğini, konuşurken karşısındakinin gözlerinin içine bakamadığını ve seslerini duyuramadığını söyledi.

James, Z kuşağına ‘kar tanesi’ benzetmesi yaptı ve şöyle konuştu:

“Bazı Z kuşağı üyeleri, en ufak bir baskı altında bile çöküyor. Onların etrafındayken yumurta kabukları üzerinde yürümek zorundasınız. Onları rahatsız edersiniz, gücendirirsiniz veya çok fazla zorlarsınız diye aşırı hassas davranıyorsunuz.

Fakat anket sonuçları iş dünyasının Z kuşağıyla anlaşamadığını gösterse de iş gücüne giderek daha fazla katılan bu jenerasyona uyum sağlamanın yollarını bulmak, gelecek için daha akıllıca görünüyor.

patronlardunyasi.com