Kazanmanın Keyfini Çıkar! Hemen Tıkla, Şansa Kapı Aç!

Prizmabet giriş: AMB yetkililerine göre Aralık’ta 50 baz puan indirim masada

Avrupa Merkez Bankası’nın önümüzdeki hafta faiz oranlarını tekrar düşürmesi beklenirken, Yönetim Konseyi Üyesi Martins Kazaks’a göre, politika yapıcılar her zamankinden daha büyük bir faiz indirimi olasılığını tartışacak olsalar da dikkatli bir şekilde ilerlemeliler.

Letonyalı AMB yetkilisi Delfi TV’ye “Bunu kesinlikle tartışacağız. Ancak aklınızda bulundurmanız gereken bir şey, belirsizliğin hala çok yüksek olduğudur. Hala çok fazla jeopolitik riskin olduğu bir durumdayız. ABD’nin gümrük vergisi artışlarını nasıl uygulayacağını bilmiyoruz. Bu nedenle hala dikkatli olmalıyız” ifadelerini kullandı.

Yatırımcılar, 12 Aralık’ta mevduat oranında 50 baz puanlık bir indirimi dışlamasa da, bu yıl bugüne kadar yapılan üç kesintiye denk gelecek şekilde başka bir çeyrek puanlık indirim ihtimalinin %80 olduğunu düşünüyor.

JPMorgan’dan yarım puan indirim çağrısı

Çoğu yetkili, bu boyutta bir adımın daha olası sonuç olduğunu işaret ediyor, ancak Fransa Merkez Bankası Başkanı Francois Villeroy de Galhau açık fikirli olmaları gerektiğini söyledi.

JPMorgan Chase & Co. geçen hafta Aralık ayında yarım puanlık bir düşüş çağrısını gündeme getirdi. Daha önce böyle bir hareketi yalnızca Ocak ayında bekliyordu – zayıf ekonomik büyüme, yavaşlayan hizmet enflasyonu ve devam eden ticaret belirsizliğini gerekçe göstererek.

Diğer politika yapıcılar abartılı bir adım talep etmekten kaçındı. Başkan Yardımcısı Luis de Guindos geçen ay faiz indiriminin bir süreç olarak benimsenmesinin, herhangi bir indirimin boyutundan daha önemli olduğunu vurguladı.

Yönetim Kurulu üyesi Isabel Schnabel hiçbir şeyi dışlamadığını, ancak “kademeli bir yaklaşıma, güçlü bir tercihi” olduğunu söyledi.

Kazaks’tan belirsizlik uyarısı

Kazaks, neredeyse kontrol altına alınmış durumdaki tüketici fiyat endeksi artışlarının AMB’nin borçlanma maliyetlerini düşürmeye devam etmesinin nedeni olduğunu söyledi ve “Enflasyon sorununun yakında sona ereceğini görüyoruz ve bu da faiz oranlarını düşürebileceğimiz anlamına geliyor” dedi ve ABD ticaret politikası da dahil olmak üzere tehditleri vurguladı.

“Elbette belirsizlik çok yüksek, elbette Donald Trump göreve geldiğinde ilk adımlarını bilmiyoruz, tarifeler Avrupa ekonomisini tekrar yavaşlatabilir, ancak genel olarak hikaye Avrupa ekonomisinin en düşük noktasından yukarıya doğru gittiğidir.”

Atina’daki bir konferansta konuşan Yunanistan’ın Yannis Stournaras — geçmişte Trump’tan kaynaklanan tehlikelere de işaret etmişti — enflasyonun gerilediği ve “Aralık ayında faiz oranlarını düşürmeye devam edeceğimiz konusunda Kazaksla aynı fikirdeydiz.” dedi.

Lane, ABD’den gelecek yeni vergi kararlarını görmek istiyor

Financial Times ile yaptığı ayrı bir röportajda, AMB Başekonomisti Philip Lane, olası ABD ticaret vergilerinin etkisinin avro bölgesi enflasyonunu “her iki yönde” etkileyebileceğini söyledi.

Lane, bir FT podcast’inde “Her iki yönde de net bir önyargı olduğunu söylememenin çok önemli olacağını düşünüyorum. Enflasyon azaltıcı güçleri sıralayabilirim, bazı enflasyonist güçleri sıralayabilirim. Ve sonra, tüm bunları bir araya getirdiğinizde, tam olarak ne olacağı büyük ölçüde olayların tam sırasına bağlı olacaktır” ifadelerini kullandı.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Son Dakika: Kritik süreç başlıyor! Asgari ücret görüşmelerinde ilk toplantı tarihi belli oldu

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere ilk toplantısını 10 Aralık’ta gerçekleştirecek. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde 10 Aralık tarihinde gerçekleşecek toplantıya işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan üyeler katılacak.

Komisyonda işçi tarafını Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), işveren tarafını ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek. Toplam 15 üyeden oluşan komisyonda, işçi, işveren ve hükümet kanadından beşer temsilci yer alacak.

Aralık boyunca dört toplantı yapılacak

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 10 Aralık’taki ilk toplantının ardından ay sonuna kadar toplam dört kez bir araya gelecek. Görüşmelerde işçi ve işveren kesimlerinin talepleri ile ekonomik veriler dikkate alınacak.

Yeni yılda uygulanacak asgari ücretin, artan yaşam maliyetleri ve ekonomik koşullar çerçevesinde belirleneceği kaydediliyor. TÜRK-İŞ ve TİSK temsilcilerinin yanı sıra hükümetin önerilerinin de masaya yatırılacağı süreç sonunda, 2025 yılı için geçerli olacak asgari ücret tutarı açıklanacak.

Kritik süreç başlıyor

Türkiye’de milyonlarca çalışanın gelir seviyesini doğrudan etkileyen asgari ücret, işçi ve işveren temsilcilerinin görüşleri doğrultusunda kararlaştırılacak. Belirlenen tutar, ekonomik beklentiler, enflasyon oranları ve iş gücü piyasasındaki koşullara göre şekillenecek. Komisyonun nihai kararını, Aralık ayı sonuna kadar duyurması bekleniyor.

Asgari ücret nasıl belirleniyor?

Asgari ücret, yasaya göre işçi, işveren ve hükümetin temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirleniyor. Komisyon, her yıl aralık ayında yapılan toplantılarla yeni yılda geçerli olacak asgari ücreti karara bağlıyor. Komisyonun başkanlığını, Çalışma Bakanlığı belirliyor ve toplantılar oy çokluğuyla karar alınıyor.

Asgari ücret ne kadar artacak?

Asgari ücrette yapılacak zammın oranı, geçmiş yıllarda olduğu gibi enflasyon, refah payı ve ekonomik veriler ışığında belirlenecek. 2025 yılı için asgari ücrete yapılacak zam oranı henüz kesinleşmiş değil. Ancak farklı senaryolara göre asgari ücretin yüzde 20 ile yüzde 47 arasında artması bekleniyor.

* Yüzde 20 zamla 20.402 TL
* Yüzde 25 zamla 21.252 TL
* Yüzde 30 zamla 22.102 TL
* Yüzde 35 zamla 22.952 TL
* Yüzde 40 zamla 23.802 TL
* Yüzde 47 zamla 25.000 TL’ye yükselebilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enflasyona ezdirmeyeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, asgari ücret zammı ile ilgili yaptığı açıklamada, “Geçen sene asgari ücretli kardeşlerimize biz yüzde 107 buçuk zam verdik. Geçen sene enflasyon yüzde 65’ti. Bu sene biz yüzde 49 zam verdik. Ekim ayı itibarıyla enflasyon yüzde 49’un altında. Yani yılı da Merkez Bankamızın tahminlerine göre yüzde 44 civarında bir rakamla tamamlayacağız. Özetle biz ne emeklimizi ne memurumuzu ne asgari ücretlimizi, toplumun hiçbir kesimini enflasyona ezdirmeyeceğiz” demişti.

IMF ve S&P’den asgari ücret uyarısı

Uluslararası Para Fonu (IMF), asgari ücret artışlarının enflasyonu körüklememesi gerektiği uyarısını yaparak, yoksul kesimlere yönelik destek önlemlerine odaklanılmasını önerdi. Kredi derecelendirme kuruluşu S&P de, asgari ücret artışının enflasyon hedefiyle uyumlu olmasının gerektiğini belirtti.

Son Dakika: Geri sayım başladı! Asgari ücret görüşmelerinde ilk toplantı tarihi belli oldu

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2025 yılında geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere ilk toplantısını 10 Aralık’ta gerçekleştirecek. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının ev sahipliğinde 10 Aralık tarihinde gerçekleşecek toplantıya işçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan üyeler katılacak.

Komisyonda işçi tarafını Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), işveren tarafını ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek. Toplam 15 üyeden oluşan komisyonda, işçi, işveren ve hükümet kanadından beşer temsilci yer alacak.

Aralık boyunca dört toplantı yapılacak

Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 10 Aralık’taki ilk toplantının ardından ay sonuna kadar toplam dört kez bir araya gelecek. Görüşmelerde işçi ve işveren kesimlerinin talepleri ile ekonomik veriler dikkate alınacak.

Yeni yılda uygulanacak asgari ücretin, artan yaşam maliyetleri ve ekonomik koşullar çerçevesinde belirleneceği kaydediliyor. TÜRK-İŞ ve TİSK temsilcilerinin yanı sıra hükümetin önerilerinin de masaya yatırılacağı süreç sonunda, 2025 yılı için geçerli olacak asgari ücret tutarı açıklanacak.

Kritik süreç başlıyor

Türkiye’de milyonlarca çalışanın gelir seviyesini doğrudan etkileyen asgari ücret, işçi ve işveren temsilcilerinin görüşleri doğrultusunda kararlaştırılacak. Belirlenen tutar, ekonomik beklentiler, enflasyon oranları ve iş gücü piyasasındaki koşullara göre şekillenecek. Komisyonun nihai kararını, Aralık ayı sonuna kadar duyurması bekleniyor.

Asgari ücret nasıl belirleniyor?

Asgari ücret, yasaya göre işçi, işveren ve hükümetin temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirleniyor. Komisyon, her yıl aralık ayında yapılan toplantılarla yeni yılda geçerli olacak asgari ücreti karara bağlıyor. Komisyonun başkanlığını, Çalışma Bakanlığı belirliyor ve toplantılar oy çokluğuyla karar alınıyor.

Asgari ücret ne kadar artacak?

Asgari ücrette yapılacak zammın oranı, geçmiş yıllarda olduğu gibi enflasyon, refah payı ve ekonomik veriler ışığında belirlenecek. 2025 yılı için asgari ücrete yapılacak zam oranı henüz kesinleşmiş değil. Ancak farklı senaryolara göre asgari ücretin yüzde 20 ile yüzde 47 arasında artması bekleniyor.

* Yüzde 20 zamla 20.402 TL
* Yüzde 25 zamla 21.252 TL
* Yüzde 30 zamla 22.102 TL
* Yüzde 35 zamla 22.952 TL
* Yüzde 40 zamla 23.802 TL
* Yüzde 47 zamla 25.000 TL’ye yükselebilir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Enflasyona ezdirmeyeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, asgari ücret zammı ile ilgili yaptığı açıklamada, “Geçen sene asgari ücretli kardeşlerimize biz yüzde 107 buçuk zam verdik. Geçen sene enflasyon yüzde 65’ti. Bu sene biz yüzde 49 zam verdik. Ekim ayı itibarıyla enflasyon yüzde 49’un altında. Yani yılı da Merkez Bankamızın tahminlerine göre yüzde 44 civarında bir rakamla tamamlayacağız. Özetle biz ne emeklimizi ne memurumuzu ne asgari ücretlimizi, toplumun hiçbir kesimini enflasyona ezdirmeyeceğiz” demişti.

IMF ve S&P’den asgari ücret uyarısı

Uluslararası Para Fonu (IMF), asgari ücret artışlarının enflasyonu körüklememesi gerektiği uyarısını yaparak, yoksul kesimlere yönelik destek önlemlerine odaklanılmasını önerdi. Kredi derecelendirme kuruluşu S&P de, asgari ücret artışının enflasyon hedefiyle uyumlu olmasının gerektiğini belirtti.

Asgari ücret görüşmelerinde son durum! İlk toplantı tarihi belli oldu: Zam senaryoları neler?

Çalışma hayatını doğrudan ilgilendiren asgari ücret zam maratonu başlıyor. Asgari Ücret Tespit Komisyonu ilk toplantısını 10 Aralık’ta yapacak.

İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan komisyon Türkiye’nin ekonomik koşullarını göz önüne alarak bir rakam belirleyecek ve tespit edilen ücret Ocak 2025’te yürürlüğe girecek. Çalışanlar zamlı maaşları ise Şubat 2025’te alacak.

Asgari ücret zammı doğrudan 7 milyon, dolaylı olarak ise tüm çalışanları ilgilendiriyor. Çalışma hayatı açısından hayli kritik olan bu ücrete 2025 yılı içerisinde ikinci bir zam gelmesi beklenmediği için belirlenecek rakam daha da önem arz ediyor.

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçileri temsilen bulunan TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, 2025’teki asgari ücretin işçinin ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir düzeyde olması gerektiğini vurguluyor.

Atalay bugün yaptığı açıklamada, TÜRK-İŞ’in belirleyeceği rakamın kamuoyuyla paylaşılacağını açıkladı.

Asgari ücret görüşmeleri Aralık boyunca sürecek

Komisyonda işçi tarafını Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), işveren tarafını ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil edecek. Toplam 15 üyeden oluşan komisyonda, taraflar taleplerini dile getirirken, ekonomik göstergeler masaya yatırılacak.

İlk toplantının ardından komisyonun ay boyunca toplam dört kez bir araya gelmesi planlanıyor. Görüşmelerin sonunda, asgari ücretin ekonomik dalgalanmalar, artan yaşam maliyetleri ve işçi taleplerine uygun bir şekilde belirlenmesi bekleniyor.

Ekonomik beklentiler ve asgari ücrette zam senaryoları

2025 yılı için asgari ücrette yapılacak zam oranı henüz netleşmese de, uzmanlar enflasyon oranları ve ekonomik göstergeler doğrultusunda şu senaryoları değerlendiriyor:

* %20 zam: 20.402 TL
* %30 zam: 22.102 TL
* %40 zam: 23.802 TL
* %47 zam: 25.000 TL

Uzmanlara göre, belirlenecek rakam yalnızca enflasyon farkını değil, işçilerin refah düzeyini artıracak bir payı da içermesi gerekiyor.

Yıllara göre asgari ücret ve net dolar karşılığı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Çalışanları enflasyona ezdirmeyeceğiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, asgari ücret artışına ilişkin yaptığı açıklamada, “Biz, hiçbir çalışanımızı enflasyona ezdirmedik, ezdirmeyeceğiz. Geçmiş yıllarda verdiğimiz yüksek zam oranlarıyla bunu kanıtladık. Yeni dönemde de aynı hassasiyetle hareket edeceğiz” ifadelerini kullanmıştı.

Uluslararası kuruluşlardan uyarılar

IMF ve S&P gibi uluslararası kuruluşlar, Türkiye’de asgari ücret artışlarının enflasyon hedefleriyle uyumlu olması gerektiğini vurguladı. IMF, düşük gelirli kesimlere yönelik desteklerin artırılmasını önerirken, S&P, asgari ücretteki artışın enflasyonu körüklememesi gerektiğine dikkat çekti.

Alım gücü korunmalı

Duayen iktisatçı Mahfi Eğilmez, yaptığı değerlendirmede, asgari ücrette yapılacak zammın alım gücünü koruyacak seviyede olması gerektiğini belirtti. Eğilmez, “Eğer alım gücünü iade etmezsek, yapılan zamlar yalnızca kağıt üzerinde kalır” dedi.

Asgari ücretlinin tekrardan 17 bin TL’lik bir alım gücü olması için gerekli olan zam oranını da paylaşan Eğilmez, “Yüzde 44-45 oranında biz zamma denk geliyor. Bunu yapmazsak vatandaşın satın alma gücünü harcamış oluyor” dedi.

Prizmabet giriş: Almanya’da yıllık enflasyon Kasım’da beklentinin altında

Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) tarafnıdan açıklanan tüketici ürünleri fiyat artışlarına ilişkin Kasım ayı öncü verilerine göre, Almanya’da Ekim’de yüzde 2 olan yıllık enflasyon, Kasım’da yüzde 2,2’ye yükseldi.

Böylece ülkede enflasyon oranı 2 aydır art arda yeniden arttı. Piyasalardaki beklenti, enflasyonun Kasım’da yüzde 2,3’ye ulaşması yönündeydi.

Ülkede enflasyon oranı, aylık bazda 0,2 düşüş gösterdi.

AB uyumlu TÜFE Kasım’da bir önceki aya göre yüzde 0,7 düşerken, yıllık bazda yüzde 2,4 yükseldi. AB uyumlu TÜFE Ekim’de yıllık yüzde 2,4 olarak kayıtlara geçmişti.

Ülkede gıda ve enerji hariç tutularak hesaplanan çekirdek enflasyon ise yüzde 2,9’dan 3’e yükseldi.

Geçen yıl enflasyonda en büyük belirleyici olan gıda ürünlerinde fiyatlar bir yıl öncesine göre yüzde 1,8 artarken, enerji ürünleri yüzde 3,7 düşüş gösterdi.

Euro Bölgesi’nde artış bekleniyor

Avrupa Merkez Bankası (AMB) yetkilileri piyasaları enflasyondaki iniş ve çıkışlara hazırlamıştı. Son aylarda, Euro Bölgesi’ndeki enflasyon oranı düştükten sonra birkaç kez arttı.

Ekonomistler yıllık enflasyon oranındaki artış eğiliminin gelecek aylarda da devam edeceğini öngörüyor. AMB Yönetim Konseyi, Euro Bölgesi’nde Ekim’de yüzde 2 olan enflasyonun gelecek aylarda artmasını bekliyor.

AMB, 17 Ekim’de piyasa beklentileri doğrultusunda zayıflayan ekonomiye karşı üçüncü faiz indirimine giderek üç temel politika faizini 25 baz puan düşürdü.

Banka, mali piyasalar için çok önemli olan ve bankaların kısa vadede AMB’ye fazla mevduatlarını ilettikleri hesaplara ilişkin faiz oranını çeyrek puan düşürerek yüzde 3,25’e çekmişti.

AMB yetkilileri, enflasyonu zamanında yüzde 2 hedefine geri getirmek için gerekli olduğu sürece faiz oranlarını yeterince kısıtlayıcı seviyelerde tutacağını açıklamıştı.​

Bir sonraki faiz toplantısını 12 Aralık’ta gerçekleştirecek olan bankanın, bu toplantıda 25 baz puanlık 4. faiz indirimini yapması bekleniyor.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) Cuma günü Kasım ayına ilişkin Euro Bölgesi enflasyon oranını açıklayacak.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Prizmabet giriş: Euro Bölgesi’nde tüketicinin enflasyon beklentisi yükseldi

AMB, Ekim 2024’e ilişkin Tüketici Beklentileri Anketi’nin sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, Euro Bölgesi’ndeki tüketicilerin 12 ay için ortalama enflasyon beklentisi yüzde 2,4’ten 2,5’e yükseldi.

Tüketicilerin gelecek 3 yıl için enflasyon beklentisi yüzde 2,1’de sabit kaldı. Böylece, beklenti Rusya-Ukrayna Savaşı’nın başladığı Şubat 2022’den bu yana görülen en düşük seviyesinde kaldı.

Her iki beklentinin AMB’nin yüzde 2’lik enflasyon hedefinin üzerinde olması dikkati çekti.

Bölgedeki tüketicilerin ekonomik büyümeye ilişkin beklentileri, bir önceki aya göre 0,2 puan düşerek yüzde eksi 1,1’e indi.

Tüketiciler, gelecek 12 ayda işsizliğin ortalama yüzde 10,4 olmasını bekliyor. Eylülde beklenti yüzde 10,6 olması yönündeydi.

AMB’nin Tüketici Beklentileri Anketi, aylık yayımlanıyor. Anket, Euro Bölgesi GSYH’sinin yaklaşık yüzde 85’ini temsil eden Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Hollanda ve Belçika’dan yaklaşık 14 bin kişiyle görüşülerek yapılıyor.

Enflasyon beklentileri, Merkez Bankasının para politikasında önemli bir rol oynuyor. AMB’nin faiz artırımları konusunda ne kadar ileri ve hangi hızda gideceği enflasyon görünümünü belirleyecek.

Öte yandan, Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, Euro Bölgesi’nde ekimde yüzde 2 olan yıllık enflasyon, kasımda yüzde 2,3’e çıktı.

Bu arada, AMB, 17 Ekim’de piyasa beklentileri doğrultusunda zayıflayan ekonomiye karşı üçüncü faiz indirimine giderek üç temel politika faizini 25 baz puan düşürdü.

Banka, mali piyasalar için çok önemli olan ve bankaların kısa vadede AMB’ye fazla mevduatlarını ilettikleri hesaplara ilişkin faiz oranını çeyrek puan düşürerek yüzde 3,25’e çekmişti.

AMB yetkilileri, enflasyonu zamanında yüzde 2 hedefine geri getirmek için gerekli olduğu sürece faiz oranlarını yeterince kısıtlayıcı seviyelerde tutacağını açıklamıştı.​

Bir sonraki faiz toplantısını 12 Aralık’ta gerçekleştirecek olan bankanın, 25 baz puanlık 4. faiz indirimini yapması bekleniyor.

 Prizmabet, online bahis ve oyun sektöründe önemli bir yer edinen bir platform olarak dikkat çekiyor. Spor bahislerinden canlı casino oyunlarına kadar geniş bir oyun yelpazesi sunan site, kullanıcılarına eğlenceli ve kazançlı bir deneyim vaat ediyor. Güvenlik ve adalet konusunda sıkı standartlara sahip olan Prizmabet, kullanıcılarının memnuniyetini önceliklendiriyor ve çeşitli promosyonlar ile daha da cazip hale geliyor. Mobil uyumluluğu sayesinde her yerden erişilebilen site, kullanıcı dostu arayüzü ile de her seviyeden oyuncuya hitap ediyor. Prizmabet, dinamik yapısı ve sürekli güncellenen oyun seçenekleri ile online bahis ve casino dünyasında öne çıkmayı başarıyor.

Site yönetimi yazılımı Apsiyon açıkladı: Konut aidatları %89 arttı!

Giderek artan yaşam maliyetleri, bu kez de site ve apartman sakinlerinin cebini yaktı. Yerli site yönetimi yazılımı, imza attığı araştırmayla yaşam alanlarının maliyetlerini ortaya koydu. Buna göre ocak – haziran aralığında site aidatları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %89 artarken, en yüksek aidat bedellerinin sırasıyla İstanbul, Muğla, Ankara’da olduğu kaydedildi.

Son dönemde giderek artan yaşam maliyetleri, bu kez de site ve apartman sakinlerinin cebini yaktı. Ekonomik dalgalanmalara paralel olarak artan aidatlar, site ve apartmanlarda yaşayanları bütçelerini gözden geçirmeye zorlarken, yerli site yönetimi yazılımı Apsiyon, dikkat çekici bir araştırmaya imza attı. Site ve apartman aidatlarına ilişkin kapsamlı bir rapor hazırlayan platform, yaşam alanlarının maliyetlerini ortaya koydu. Buna göre ocak – haziran aralığında site aidatları, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %89 artarken, en yüksek aidat bedellerinin sırasıyla İstanbul, Muğla, Ankara, İzmir ve Denizli’de olduğu kaydedildi.

“Konut aidatları %89 arttı”

Türk Borçlar Kanunu’na 8 Haziran 2022’de eklenen geçici madde ile konut kiralarına getirilen %25’lik zam sınırı, 1 Temmuz 2024’te sona erdi. Uygulamanın sona ermesiyle birlikte artışlar, Tüketici Fiyat Endeksi’nin (TÜFE) 12 aylık ortalamasına göre belirlenmeye döndü ve 2024 Temmuz ayı yıllık kira zammı %65.07 oldu. Apsiyon Akademi Direktörü Ozan Özen, Bu durumun aidat dengesine etkisine yönelik şu değerlendirmede bulundu: “Araştırmalarımız neticesinde ortaya çıkan veriler, önümüzdeki birkaç senede, eskiden yaklaşık bir kabul olan ‘aidat, kiranın %15’i’ önergesinin artık yakalanamayacağına, hatta bir miktar üstüne çıkacağına işaret ediyor. Bu da kiracıların aidatlar konusundaki şikayetlerinin süreceğini gösteriyor.”

Site yönetimi yazılımı Apsiyon’un araştırmasına göre, 2024’ün ilk 6 ayında, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre Türkiye’de konut aidatları %89 artarken, konut kiraları da %42,5 yükseldi. Aidat artışları enflasyonun 11, asgari ücret artışının 12 puan altında kaldı. Ekonomik dengelerin bozulmaya başladığı 2022’den bu yana konut aidatları %270,36, kiralar da %56,25 arttı. Böylece aidatlar, son iki buçuk yılda enflasyonun 57 puan üzerinde artarken, asgari ücret artışının 30 puan gerisinde kaldı.

Yılın ilk yarısındaki enflasyon, aidat giderlerini %98,93 etkiledi

Apartman, site, rezidans gibi yaşam alanlarının yöneticilerine dijital asistanlık yapan Apsiyon, söz konusu maliyet artışlarının perde arkasını incelediğinde öne çıkan birkaç parametreye ulaştı. Araştırmada bahçe, asansör, teknik bakım-onarım, temizlik, işçi ve sarf malzemelerinin aidatı doğrudan etkilediği tespit edildi. Bunun yanı sıra enerji maliyetleri de aidatların yükselmesinde önemli bir gider kalemini oluşturdu. Toplam ortak bütçelerin %63’ünün işçiliğe, %14’ünün enerjiye, %20’sinin bakım-onarıma harcandığı kaydedildi.

Apartman ve sitelerde ödenen her 100 lira aidatın 63 ila 71 lirasının apartman görevlilerinin maaşı, SGK primi, gelir vergisi, kıyafet, yemek, yol gibi giderlerine ayrıldığı belirlendi. Tüm bu etkenler üzerindeki enflasyon etkisinin, aidat giderlerini 2024’ün ilk yarısında %98,93 etkilediği saptandı. 1 Ocak 2022’den bu yana site ve apartman yönetimleri gider artışlarını frenleyebilmek için hizmetleri azaltırken, kapıcı ve site görevlilerinin bir kısmının iş akitlerini de sonlandırdı. İşten çıkarmalar sebebiyle ödenen kıdem tazminatları, maliklerden ayrıca toplandı.

“Site ve apartman yöneticileri enflasyona yenik düştü”

Site ve apartmanlardaki aidatların yükselişindeki başat etken olan enflasyona dair hesaplamalarının adresini de paylaşan Apsiyon Akademi Direktörü Ozan Özen, “Son 2 yılda enflasyonun %213,68 yükselmesi, yaşam maliyetlerini yukarıya çekti. Türkiye İstatistik Kurumu’nun Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) oranlarını dikkate alarak yaptığımız bu hesaplamalar neticesinde, enflasyonun haneleri doğrudan etkilediğini gördük. Bu nedenle yönetimler, aidat artışlarını düşürmek için işçi çıkardı, enerji tasarrufu yaptı, bakım ve onarım ile revizyon ve tamiratları ihmal etti. Ancak, bu çözüm değil. Site yönetimi yazılımı Apsiyon olarak biz de bu noktada devreye giriyoruz. Yöneticilerin yönetim süreçlerinde kullandığı çözümleri tek bir platformda topluyor, buzdağının görünmeyen yüzündeki ek maliyetlerden kurtulmalarını sağlıyoruz. Yöneticilerin idari konuları kolaylıkla yürütmelerine yardımcı olurken, site sakinlerinin de yönetime dair bilgi almasını sağlıyoruz” diyerek sözlerini şöyle sonlandırdı:

“Uzun yıllardır yaşam alanlarının verimli bir şekilde yönetilmesi, sakinlerin ve yöneticilerin iletişim süreçlerinin hız kazanması için çalışıyoruz. Apartman, rezidans, iş merkezi gibi toplu yaşam alanlarında ihtiyaç duyulabilecek tüm süreçler için kapsamlı çözümler sunuyoruz. Bugün 3.5 milyonun üzerinde kullanıcımız var. Bu sayıyı gelecek dönemde yükseltmeyi hedeflerken kullanıcılarımızın yaşamını kolaylaştıracak ürünler geliştirmeyi sürdüreceğiz.

TEPAV uyardı: Maaş zamlarının düşük kalması, büyümede gerileme ile bütçe açığını artırır

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), “2025 Yılı Bütçe Hedeflerinin Program ve IMF Öngörüleri Çerçevesinde Değerlendirilmesi: Kamu Maliyesi Açısından 2025 Yılında Muhtemel Zorluklar” başlıklı Merkez Direktörü ve Program Danışmanı Hakan Yılmaz tarafından hazırlanan bir rapor yayımladı.

Raporda, “Son dönemde birçok akademik ve teknik çalışmalarda ortaya konduğu gibi para politikasının başarılı olması bizim gibi ekonomisi büyük gelişen ekonomilerde maliye politikasında hedeflere ulaşılmasına bağlıdır. Orta dönemde ise bugünden adımları atılacak ikinci nesil reformlarla mali başarı kalıcı hale getirilecektir” denildi.

“Enflasyonda yüksek seyir harcamalar üzerinde baskı yaratacak”

Raporda şöyle devam edildi:

“Enflasyonun beklentilerin üzerinde çıkması ilave tedbir alınmadığında özellikle harcamalar üzerinde ciddi bir baskı yaratacaktır. Düşük büyüme, ekonominin beklentilerin üzerinde daralması doğrudan vergi tahsilatını aşağı çekerken, sosyal harcama programları üzerindeki mali baskıyı artıracaktır. Gelirlerin enflasyondan olumlu etkilenmesinin daha sınırlı kalması ve düşük büyümenin eşlik etmesi doğrudan bütçe açığını yukarı çekecektir.

2025 yılında ekonomik programın farklı senaryolara göre hazırlanmamış olması, mali tedbirlerin detaylandırılmaması ve mali risklerin sayısallaştırılmaması mali yönetim açısından risk unsurlarıdır. Hızla buradan başlamak programın kredibilitesi açısından önemli görülmektedir.

Sonuç olarak değişimin yönünü belirleyen politikaların anlaşılması açısından, iletişim programları yanında 2025 yılında mali tedbirlere siyasetin uyum göstermekte zorlanması ve ekonomideki aktörlerin programa sadece kendi cephelerinden bakması, çok boyutlu iyi gereken bir alan olarak karşımıza çıkmaktadır.”

Bütçedeki riskler

Bütçe hedefleri açısından riskli görünen temel hususlar şu şekilde sıralandı:

“-Hedeflenen enflasyonun yukarı yönlü sapmasına göre ücret artışlarının devreye girmesiyle personel ödeneklerin yetersiz kalması riski. Özellikle yılın ilk yarısındaki artışlar ile 2024’ün son üç ayındaki artışlar personel maliyetleri üzerinde belirleyici olacaktır. Yıllın son üç ayındaki gelişmelerle yaklaşık 4 puanlık bir enflasyon farkı verilmesi durumunda 2025 yılında ücret artışı yüzde 15-16 bandına çıkmaktadır (ortalamalar üzerinden ise artış yüzde 23-24). Yıl içinde ilk altı aylık enflasyonun yüzde 6’yı aşması durumunda en iyimser senaryoda bile toplam ödeneklerinin yüzde 10 seviyesinde aşılması muhtemel görülmektedir (örneğin 3 puanlık enflasyon farkı verilmesi durumunda).

-Mal ve hizmet ödenekler enflasyondaki sapmadan ve 2024 tedbirlerinin sıkılaşmasının yaratacağı ilave genişleme baskısından doğrudan etkilenecektir.

-Cari transferler kaleminde ise EYT emeklileri sayısındaki genişleme ve enflasyonun sapması durumunda EYT’nin olmadığı duruma göre harcama genişlemesi GSYH’nin yüzde 2’sinin biraz üzerine çıkacaktır.

-Muhtemel KİT görev zararları ile yoksul hanelere yönelik desteklerin düşük büyüme ve işsizlikten dolayı artması cari transferleri yukarıya çekecektir.

Yatırımlarda önceliklendirmenin hangi sektörlerde yapılacağı, özellikle son üç yılda artan projeler nedeniyle yatırım programında rasyonalizasyon çalışmalarının yapılmaması da yatırım maliyetlerindeki artışla birlikte burada riskli bir durumu yol açacaktır.

-Deprem maliyetlerinde ortaya çıkacak ilave maliyet artışları da sermaye transferleri ödeneği üzerine baskı yaratacaktır.”

Şimşek ve Karahan’dan enflasyon müjdeleri

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, ekonomiye ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Şimşek, enflasyonun ne zaman tek haneli sayıya düşeceğini açıkladı.  Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, Washington’da gerçekleştirdiği “Türkiye’de Enflasyon Görünümü” başlıklı sunumunda, “Dezenflasyon süreci doğru yolda ilerliyor.” dedi.

Şimşek, Brookings Enstitüsü’nde geçekleştirilen etkinlikte, Türkiye’nin ekonomik görünümüne ilişkin detaylı bir sunum yaptı. Türkiye ekonomisinde yaşanan olumlu gelişmeleri anlatan Şimşek, “2026’nın sonunda enflasyonun tek hanelere düşmesini öngörüyoruz. Enflasyon, uyguladığımız programa yanıt veriyor.” dedi.

Enflasyonun baz etkisinin ötesinde düşüş kaydedeceğini vurgulayan Şimşek, “Para politikasının gecikmeli etkisi devreye girmeye başladı. Negatif mali itki ve daha destekleyici gelirler politikası dezenflasyon sürecini hızlandıracak. Firmaların fiyatlama davranışı iyileşmeye başladı.” diye konuştu.

Bakan Şimşek, Türkiye’nin güçlü büyümeyi sürdürebilmesi için fiyat istikrarına ihtiyacı olduğunu, büyüme ile enflasyon arasında bir çelişki olmadığını söyledi.

Cari açıktaki daralmaya işaret eden Şimşek, “Petrol ve doğal gaz üretimindeki artış, enerji dönüşümü ve aktif sanayi politikalarıyla cari dengedeki iyileşmeyi kalıcı hale getiriyoruz. Bu sayede hem rezerv birikimine katkı sağlayacak hem de dış borcun milli gelire oranını düşüreceğiz.” dedi.

Fatih Karahan ise “Türkiye’de Enflasyon Görünümü” başlıklı sunum gerçekleştirdi. “Dezenflasyon süreci doğru yolda ilerliyor. Temel enflasyon trendi gerilemeye devam ediyor.” diyen Karahan, hizmet enflasyonu ve yönetilen fiyatların dezenflasyonun hızını sınırladığını aktardı.

Karahan, geriye dönük endeksleme kapsamındaki kalemlerin hizmet enflasyonunu artırdığını söyledi.

Öncü göstergelerin kira enflasyonunda aşağı yönlü bir trend olduğunu ortaya koyduğunu dile getiren Karahan, şirketlerin fiyatlama davranışlarının iyileşmeye devam ettiğini belirtti.

Ani fiyat değişimlerinin görülme olasılığının azaldığını bildiren Karahan, reel sektörün enflasyona ilişkin beklentilerinin iyileşmeye devam ettiğini vurguladı.

Karahan, ekonomik aktivitenin yavaşladığını da aktardı. İç talebin yavaşlamayı sürdürdüğüne işaret eden Karahan, 12 aylık enflasyon beklentilerinin gerilemeye devam ettiğini kaydetti.

Vega Portföy 28 Ekim-1 Kasım haftası makro gündem…

21-25 Ekim 2024 haftasında;

Küresel ekonomi yavaşlıyor… S&P Global Ekim ayı öncü PMI verileri büyük ekonomilerde imalat sektörünün ağırlıklı olarak daralmaya devam ettiğini; hizmet sektöründe ise zayıflık işaretleri aldık; girdi maliyet enflasyonunda artış sinyalleri geldi. S&P Global Almanya PMI İhracat Koşulları Endeksi Eylül ayında başta Avrupa olmak üzere ABD ve Asya siparişlerindeki düşüşe dikkat çekti. Sektör bazında en hızlı düşüşü otomobil sektörü ve parçaları kaydetti, kimya sektörü ihracat artışı yavaşladı. Veriler, Avrupa ve İngiltere merkez bankalarının politika faizinde ölçülü indirimi desteklerken; FED’in faiz indiriminde, Japonya Merkez Bankasının ise faiz artırımında aceleci olmayacaklarını düşündürttü.

Küresel zayıflık Türkiye imalat sektörünü olumsuz etkilemeye devam ediyor… Ekim ayında hizmet ve perakende ticaret sektörleri ile reel kesim güveninde iyimserlik arttı, inşaat sektöründe ise kötümserlik arttı. İmalat sektöründe kapasite kullanımı (KKO) %75,2’ye geriledi; dayanıksız tüketim malı imalatı dışında KKO düştü. Ekimde mal üretimi enflasyon göstergelerinde düşüş sinyalleri aldık. Merkezi yönetim borç stoku Eylülde 8,65 trilyon TL’ye yükseldi. 18 Ekim haftasında rezervlerde yükseliş, KKM ve DTH hacminde düşüş sürdü; kredi kart harcamaları yavaşladı, kredi hacmi arttı. Kısa vadeli mevduat faiz oranları yükselirken, kredi faiz oranları geriledi, yabancıların DİBS alımı sürdü.

ABD ekonomisinde zayıflık sinyalleri sürdü… 27 Ağu-11 Ekim 2024 dönemini kapsayan FED Bej Kitap raporunda ekonomik aktivite önceki rapor dönemine göre yataya yakın kaldı; imalat sektöründe zayıflık sürdü, bankacılık sektörü hafif iyileşti, tüketici harcamaları karışık sinyal verdi, emlak piyasası yatay kaldı, kasırga etkisiyle tarım sektörü hafif düştü; toplam istihdam ve ücretler hafif arttı, girdi ve satış fiyatı enflasyonu hafif arttı.

Euro Bölgesinde zayıf veriler faiz indirimini destekledi… Tüketici güven endeksindeki kötümserlik Ekimde kısmen iyileşti. Avrupa Merkez Başkanı Lagarde hedef enflasyona 2025 yılında ulaşılacağına dikkat çekerek faiz indirimlerine işaret etti, hızlı hareket edilmemesi gerektiği uyarısında bulundu.

Çin’de ekonomik aktiviteyi canlandırıcı hamleler gelmeye devam etti… Çin Halk Bankası 1 ve 5 yıl vadeli borç verme faiz oranlarını 25’er baz puan indirimle sırasıyla %3,10 ve %3,60 seviyesine düşürdü. 1 yıl vadeli borçlanma faizi şirketlerin ve hane halkının 1 yıl vadeli borçlanma faiz oranına, 5 yıl vadeli borçlanma faizi ise emlak mortgage faiz oranına gösterge olarak kabul ediliyor.

28 Ekim-1 Kasım haftasında;

Türkiye’de öncü göstergeler; Ekim ayında ekonomik güven endeksinde yükselişe, imalat PMI endeksinde iyileşmeye işaret ediyor. Eylül ayı turizm verileri (12 aylık toplam gelen turist sayısı Ağustosta 51,5 milyon kişi ile tarihi zirvesine yükseldi, Eylül ayı verisinde sonbahar etkisini gözlemleyeceğiz) ile TCMB Enflasyon Raporunu (TCMB’nin enflasyon tahminlerine odaklanacağız) takip edeceğiz.

ABD’de 3Ç2024 GSYH (2024’ün ilk yarısındaki performans 2023’ün gerisinde), Ekim ayı çekirdek PCE enflasyonu (sinyaller karışık), işgücü verileri (görece güçlü seyir sürüyor), kamu sektörünü de kapsayan ISM imalat PMI (imalat sektörü son 6 aydır daralırken, hizmetler sektörü son 3 aydır büyüyor) ve Conference Board tüketici güven endeksi radarımızda olacak. Eylül ayı JOLTs iş fırsatları ve bekleyen konut satışları açıklanacak.

Kaynak: Turkey Data Monitor

Euro Bölgesinde 3Ç2024 GSYH (çeyrek bazda 2023 yılına göre görece yüksek büyüme sürüyor), Ekim ayı çekirdek TÜFE (son 2 aydır düşüş sürüyor) ve Eylül ayı işsizlik oranı (Ağustosta %6,4 ile tarihi düşük seviyesinde) açıklanacak. Almanya’da Kasım ayı GfK tüketici güven endeksi ile Eylül ayı perakende satışlar (son 2 aydır yükseliyor) açıklanacak.

Kaynak: Turkey Data Monito

Çin, Japonya, İngiltere ve Hindistan’da Ekim ayı PMI verileri takip edilecek.

Japonya’da BOJ politika faizi kararı (değişiklik beklemiyoruz) ve Eylül ayı işsizlik oranında değişiklik beklenmiyor (Ağustosta %2,5’e gerileyen işsizlik oranı yataya yakın seyrini koruyor).

Dr.Fulya Gürbüz

www.vegaportfoy.com