Kazanmanın Keyfini Çıkar! Hemen Tıkla, Şansa Kapı Aç!

Hukuk İzleme Raporu 2023 yayımlandı

İLKE Vakfı Toplumsal Düşünce ve Araştırmalar Merkezi (TODAM) tarafından Türkiye’de hukuk sistemi ve hukuk eğitimindeki mevcut sorunları tespit etmek ve bu sorunlara çözüm önerileri sunmak amacıyla hazırlanan Hukuk İzleme Raporu 2023 ve Hukuk Eğitimi: Öğrencilerin Görüş ve Deneyimleri raporu yayımlandı. Bu iki rapor, yargı bürokrasisi, karar vericiler, politikacılar ve araştırmacılara Türkiye’de hukuk sistemini bir bakışta sunmayı hedefliyor. TODAM tarafından yayımlanan bu iki rapor, 19 Eylül 2024 tarihinde The Ankara Hotel’de kamuoyuna tanıtıldı. Programa milletvekilleri, Anayasa Mahkemesi üyeleri, Yargıtay üyeleri, Danıştay üyeleri ve diğer farklı yüksek yargı bürokratlarının yanı sıra baro başkanları, hukuk fakültesi dekanları, avukatlar ve hukukçular katıldı.

Raporun hukuk sistemine dair temel bulguları şu şekilde:

Türkiye’de hukuk hizmetine talep her geçen gün artıyor

İlk derece mahkemelerindeki dosya sayısı her geçen yıl yükseliyor ve bu durum bir dosyanın görülme gün sayısını olumsuz etkiliyor. 2023 yılında Anayasa Mahkemesi’ne yapılan bireysel başvuruların ihlal kararlarının dağılımında, makul sürede yargılanma hakkının ilk sırada yer alıyor.

Türkiye’de adalet sisteminin etkinliği azalıyor

Son on yıl içinde Türkiye’de hakim sayısının arttığı; ancak hakim ve savcılara düşen dosya sayısının ters yönde bir artış gösterdiği belirtiliyor. Bu durum, daha fazla yargı profesyoneli ihtiyacını gündeme getirirken adalet sisteminin etkinliğini olumsuz etkiliyor.

Avukat sayısındaki artış avukatlık meslek piyasasını dönüştürüyor

Rapora göre, son 8 yılda avukat sayısının iki katına çıkarak 2023 yılında 185.749’a yükseldi. Bu artışla yüz bin kişi başına düşen avukat sayısı Avrupa ortalamasının üzerine çıktı. Ancak mevcut avukatların %46’sının 0-5 yıl kıdeme sahip olduğu gözlemlenmektedir.

2023 yılı AİHM başvurularının yaklaşık üçte birini Türkiye’den.

2023 yılı itibarıyla AİHM önünde derdest bulunan dava sayısı 68 bin 450 iken, bunların önemli bir bölümünün (23 bin 397) Türkiye menşeli davalardan oluştuğu görülmektedir. Türkiye, AİHM’e aleyhine en çok başvuru yapılan ikinci Avrupa ülkesi olmasına rağmen 2023 kararlarının sadece %1,5’i ihlal içermektedir

İkinci derece mahkemelerin iş yükü artıyor

Son altı yılda, İkinci Derece Mahkemelerin iş yükünde radikal bir artış gözlemleniyor. 2017 öncesinde istinaf yolunda açılan davaların tamamının yıl içinde sonuçlandığı bir dönem geride kaldı. Şu anda, açılan davaların neredeyse yarısı ertesi yıla devrediyor. İstinaf mahkemelerinin dosya yüküyle tıkanmaması için acil önlemler alınması gerektiği ifade ediliyor.

Kira davaları yargıya güveni zayıflatıyor

Artan ve uzun süren kira davaları, hukuki güvenliği zayıflatarak yargıya olan güveni olumsuz etkiliyor. Türkiye’de kirayla ilgili yıl içinde açılan toplam dava sayısı yaklaşık 40 bin civarındayken, bu rakam 2022 yılında 74.804’e, 2023 yılında ise 128.999’a yükseldi. Enflasyonist ortam, kira davalarının üç katına çıkmasına neden oldu.

6 Şubat depremleri sonrası idari yargı davaları artış gösterdi

6 Şubat depremleri sonrası, idari işlemler ya da eylemlerden kaynaklı zararların tazmini istemli açılan tam yargı davalarının yanı sıra, imar ve yapı denetim mevzuatından kaynaklanan ya da hasar tespit raporlarına dayanan iptallerle ilgili davalarda da artış kaydedildi. Bu durumu hafifletmek amacıyla Adalet Bakanlığı, deprem bölgesindeki şehirlerde yeni idare mahkemeleri kurdu.

Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemleri yargının yükünü hafifletiyor

2023 yılında uzlaşma kabul edilen dosyalarda uzlaşma sağlanma oranı yaklaşık %97, toplam uzlaştırma dosya sayısında ise bu oran %38 olarak belirlendi.

Türkiye, yargıda dijitalleşmede Avrupa’nın öncülerinden

Türkiye, Yargıda Bilgi ve İletişim Teknolojileri Endeksi’nde dijitalleşme süreçlerini en aktif şekilde yürüten ülkeler arasında yer alıyor. Estonya, Letonya ve Macaristan’ın ardından en yüksek endeks puanına sahip ülke konumunda.

Raporlara erişmek için tıklayınız:
https://ilke.org.tr/yayinlar?yayinAra=hukuk

Eski Twitter Yöneticileri Elon Musk’tan 200 Milyon Dolar İstiyor: Musk, Davayı Ertelemenin Peşinde!

Eski Twitter yöneticileri, Elon Musk’a karşı açtıkları dava kapsamında yaklaşık 200 milyon dolarlık tazminat talep ediyor. 2022’de Twitter’ı devralmasının ardından görevlerinden alınan yöneticiler, Musk’ın kıdem tazminatlarını ödemeyi kasten reddettiğini ve bunu Twitter anlaşmasını onaylayan yöneticilere karşı bir misilleme olarak yaptığını iddia ediyorlar.

Eski Twitter CEO’su Parag Agrawal, eski CFO Ned Segal ve Hukuk İşleri Müdürü Vijaya Gadde gibi isimlerin yer aldığı bu eski yöneticiler, tazminat haklarıyla ilgili belgelerin paylaşımını engellediği için Musk’a karşı dava açmış durumda.

Davanın esas nedenleri neler?

Yöneticilerin iddialarına göre Musk, kendilerini haksız yere işten çıkardı ve bu işten çıkarmaları belirli bir sebep belirtmeden gerçekleştirdi.

Bahsi geçen yöneticiler, kıdem tazminatlarının ödenmesi için belirli yasal gerekliliklerin olduğunu ancak bu şartların onların işten çıkarılma durumuna uygulanmadığını savunuyorlar. Ayrıca Musk’ın Twitter’ı satın alma sürecinde oluşan yasal masrafları karşılamak için tazminatları ödemediğini ve süreci bilinçli olarak geciktirdiğini iddia ediyorlar.

Musk, X’in mevcut durumu nedeniyle tazminat ödeyemeyebilir

Yöneticiler ayrıca Musk’ın X’in mevcut durumu nedeniyle bu tazminat taleplerini ödemeyeceğinden endişe duyuyorlar. X’in değeri, Musk’ın satın aldığı döneme göre %80 oranında düşmüş durumda. Bu da yöneticilerin tazminat taleplerinin ödenebilirliğini gerçek anlamda riske atıyor.

Yöneticiler mahkemeden davanın hızlandırılması ve keşif sürecinin genişletilmesi talebinde bulunmuş durumdalar. Aksi takdirde Musk’ın davayı kasıtlı olarak geciktirdiği ve süreci daha da uzatarak yöneticilerin haklarını zayıflatmaya çalıştığına dair endişelerinin artacağını belirtiyorlar.

Musk’ın eski Twitter çalışanlarına yönelik tazminat taleplerine karşı verdiği direniş ise sadece yöneticilerle sınırlı değil. Binlerce eski Twitter çalışanı da Musk’a karşı benzer tazminat taleplerinde bulunmuş durumda.

Ripple ve SEC Toplantısı Yeniden İptal: XRP Daha Fazla mı Düşecek?

Ripple vs. SEC dava toplantısı tekrar iptal edildi ve değerli bir ilerleme kaydedilmediğine dair kuşkuları artırdı. Bunun akabinde, XRP’nin piyasa performansı düşüş eğilimini sürdürüyor ve fiyatı son 24 saat içinde yüzde 6 azalarak 0,60 dolara geriledi. Ayrıyeten, süreç hacmi yüzde 27 düştü. Dava belirsizliğine karşın, analistler yükseliş momentumunun devam etmesi halinde daha fazla kar öngörüyor.

İptal edilen Ripple ve SEC toplantısı: Gecikmenin ardında ne var?

Kriptokoin.com’dan takip ettiğiniz üzere, Ripple ve SEC ortasında bugün yapılacak kapalı kapılar gerisindeki toplantılar merakla bekleniyordu ve pek çok kişi bir tahlil bulunmasını umuyordu. Bunun yerine, toplantı bir sefer daha iptal edildi ve ne Ripple ne de SEC rastgele bir güncelleme yapmadı. Black Swan Capitalist’in kurucu ortağı Vandell Aljarrah, X’te bugün yapılması planlanan toplantının ertelendiğini paylaştı. Davanın gerçek yasal tartışmalardan fazla iç düzenleyici hareketlerle ilgili olabileceğini ima ederek, tartışılacak yeni bir şey olmayabileceğini öne sürüyor. ‘Sunshine Act Notice’den bahsedilmesi, tartışmaların kıymetli yasal güncellemelerden çok adaba ait mevzularla ilgili olduğunu ima ediyor.

https://twitter.com/vandell33/status/1818797497440973058

SEC daha evvel 25 Temmuz’da dijital ödeme şirketiyle bir ortaya gelmişti. Bu toplantının sonucu bilinmemekle birlikte, Perşembe günkü toplantıya ait Sunshine Act Notice, 25 Temmuz Kapalı Toplantısından tartışılacak ek bir husus içeriyor: ihtiyati önlem davalarının kurulması ve çözülmesi. Bu durum piyasa iştirakçilerinin bir uzlaşmanın yakın olup olmadığı konusunda spekülasyon yapmalarına yol açtı. Bitget Research Baş Analisti Ryan Lee, hususa ait olarak şunları söyledi:

Bu toplantıda Ripple davası için potansiyel tahlil seçenekleri tartışılacak. Ripple Labs‘ın kurucusu, yasal bir uzlaşmanın yakında duyurulabileceğini belirtti. Resmi bir uzlaşma planı açıklanırsa, XRP’nin fiyat hareketini olumlu istikamette etkileyebilir.

Ripple geri adım atmıyor! SEC neden kaçıyor?

SEC’in toplantıdan kaçınma kararı, kripto paraları destekleyen ve ajansı duruşunu yine gözden geçirmeye zorlayan son mahkeme kararlarından etkilenmiş olabilir. Buna ek olarak, ABD eski başkanı Donald Trump‘ın kripto topluluğuyla etkileşime girmesiyle bilhassa ABD idaresinden gelen artan siyasi baskı, düzenleyici stratejileri etkiliyor ve gecikmeye katkıda bulunuyor olabilir.

SEC’in tekrarlanan gecikmeleri, Ripple davasında potansiyel bir delil eksikliğine işaret ediyor. Ripple CEO’su Brad Garlinghouse, SEC’e yönelik tenkitlerinde geri adım atmadı. SEC’in ADA ve SOL’u menkul değer olarak sınıflandırmasını geri çekme kararını, kurumun ikiyüzlülüğünün bariz bir örneği olarak gösterdi. Garlinghouse, bu atılımın SEC’in kripto para düzenlemelerini tutarsız ve sıkıntılı bir biçimde ele almasını yansıttığını ve ajansın yaklaşımına yönelik tenkitleri daha da ağırlaştırdığını savunuyor.

XRP fiyat kestirimi: Türev yatırımcıları piyasadan çıkıyor

Kripto analisti Abiodun Oladokun, XRP’nin teknik fotoğrafına bakıyor ve fiyatın gidişatını anlamaya çalışıyor. XRP’nin türev piyasası da son 24 saat içinde alım satım faaliyetlerinde bir düşüşe şahit oldu. Coinglass’a nazaran, türev süreç hacmi bu mühlet zarfında %18, açık faiz ise %10 oranında düştü.

Açık faiz, opsiyonlar yahut vadeli süreçler üzere şimdi sonuçlanmamış türev kontratların toplam sayısını tabir eder. Açık konum sayısı düştüğünde, traderlar yeni durum açmadan konumlarını kapatır. Bu, potansiyel olumlu fiyat hareketlerine olan inanç eksikliğini yansıtan bir düşüş işaretidir. Bitget Research Baş Analisti Ryan Lee’ye nazaran, SEC ile yapılan toplantının sonucu “token’ın fiyat hareketini değerli ölçüde etkileyecek.” Sonuç olumlu olursa, XRP fiyatı Ağustos ayında 0,75 dolara hakikat yükselebilir. Öte yandan, olumlu bir tahlile ulaşılamazsa, 0,50 dolar fiyat aralığına düşebilir.

XRP 4 Saatlik Tahlil. Kaynak: TradingView