Kazanmanın Keyfini Çıkar! Hemen Tıkla, Şansa Kapı Aç!

İrlanda için seçim günü! Ülkenin siyasi dengeleri yeniden şekilleniyor

İrlanda bugün erken genel seçim için sandık başına gitti.Yerel saatle 07.00’de (TSİ 10.00) başlayan oy verme işlemi 22.00’de (TSİ 01.00) sona erecek.

İlk üç partinin oy oranları çok yakın

Başbakan Harris’in liderliğindeki merkez sağ Fine Gael, İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Micheal Martin’in liderliğindeki merkez sağ Fianna Fail ve Mary Lou McDonald’ın liderliğindeki ana muhalefet partisi Sinn Fein seçimlerde öne çıkan ilk üçü oluşturuyor. Üç büyük partinin oy oranlarının çok yakın olduğunu ortaya koyan anketler, koalisyon hükümetinin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.

3 temel sorun…

İrlanda’da erken genel seçim sonrası kurulacak yeni hükümet, ekonomik zorluklar, göç ve konut krizi gibi halkın gündemindeki temel sorunlara çözüm arayışını belirlemede ilk adımı teşkil edecek. Seçim sonuçları, ülkede siyasi dengelerin nasıl şekilleneceğine dair kritik gösterge olacak.

Çin’den küresel çelik üretimine darbe! Kritik ürünün ihracatı sınırlandırılıyor

Çin, düşük fiyat politikası sayesinde dünya genelindeki tungsten arz zincirinin yüzde 80’ini kontrol ediyor. Çelik üreriminde kullanılan bu kritik maden, otomotivden uçak sanayisine, inşaattan madenciliğe pek çok sektör için büyük önem arz ediyor.

Ancak Çin, ihracatı sınırlandırmaya hazırlanırken gözler diğer tungsten tedarikçilerine döndü. Güney Kore Sangdong madenini yeniden açmaya karar verirken, Kanada merkezli Almonty Industries ise kapasiteyi yarı yarıya artırmayı hedefliyor.

1 Aralık’ta yürürlüğe girecek

CNBC-e’nin haberine göre, Çin tungsten ve diğer kritik mineralleri ihraç etmek isteyen şirketlerin lisans alması gerektiğini açıklarken yeni kuralların 1 Aralık’ta yürürlüğe gireceği öğrenildi. Bu adım, ABD ile Çin arasındaki artan gerilimle birlikte, Çin dışındaki tungsten kaynaklarına olan talebin artış gösterdiği bir dönemde geldi.

Tungsten fiyatları ve üretim tartışmaları

Madencilik stratejisti Christopher Ecclestone ise Çin’in tungsten kararı için geç kalındığını belirtiyor. Ecclestone tungsten fiyatlarının ton başına 335 dolar seviyesinde olduğunu, madenciliğin kârlı hale gelebilmesi için bu fiyatların yaklaşık 50 dolar artması gerektiğini belirtiyor.

Çin ihracatı sınırlarken, ABD de eylül ayında Çin tungstenine yüzde 25 ek gümrük vergisi uygulamaya başladı.

Güney Kore’den yeni maden adımı

ABD, 2015 yılından bu yana ticari tungsten üretimi yapmazken, Güney Kore’de dünyanın en büyük tungsten madenlerinden biri yeniden faaliyete geçmek üzere. Kanada merkezli Almonty Industries, Sangdong madeninde üretimi yeniden başlatmak için önemli bir adım attı. İlk aşamada, madenin 250 doğrudan ve 1.500 dolaylı iş yaratacağı tahmin ediliyor.

ABD ve tungsten üretimi: Alternatif kaynaklar aranıyor

ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu’na göre, ülkede tungsten üretimi yapılmıyor ancak Alaska, Arizona, Idaho ve Nevada ile beraber toplam 12 eyalette önemli tungsten yatakları bulunuyor.

Idaho’da, Kanadalı Demesne Resources şirketi, IMA tungsten madenini satın almak için 5,8 milyon dolarlık bir anlaşma imzalamaya hazırlanıyor. Şirket, madenin üretime 2024 baharında başlamasını planlıyor.

Uzmanlar, Çin içindeki ve dışındaki tungsten talebinin artmaya devam edeceğini ancak Güney Kore, Kazakistan, Avustralya ve İspanya’daki projelerle birlikte arzın önümüzdeki yıllarda dengeye kavuşabileceğini belirtiyor.

TCMB Finansal İstikrar Raporu açıklandı: İç talep dengelenirken dezenflasyon süreci sürüyor

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yayımladığı Finansal İstikrar Raporu‘nda sıkı finansal koşulların iç talepte dengelenme sürecine katkıda bulunduğunu ve dezenflasyon sürecinin devam ettiğini vurguladı. Raporda, sıkı para politikası duruşunun kredi büyümesinde ılımlı bir patikayı desteklediği belirtildi.

Türk Lirası mevduat oranının istikrarlı bir şekilde artış gösterdiği, buna karşılık Kur Korumalı Mevduat (KKM) ve döviz mevduat hesaplarının payında düşüş yaşandığı ifade edildi. TL likidite fazlasının, zorunlu karşılıklar ve diğer sterilizasyon araçlarıyla etkin bir şekilde yönetildiği kaydedildi.

Raporda ayrıca ülke risk primindeki gerileme ve kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışlarının, tüm sektörlerde yurt dışı finansman koşullarını iyileştirdiği belirtildi. Reel sektörün düşük borçluluğu sayesinde sıkı finansal koşulların bilançolar üzerindeki etkisinin sınırlı olduğu ifade edilirken, bireysel kredi kartları ve kredili mevduat hesaplarının payında artış görüldüğü vurgulandı.

Bireysel kredi kartları ve ihtiyaç kredilerinde risk oranlarının bir miktar yükseldiği, ancak devreye alınan yapılandırma imkânlarının bu riskleri yönetmeyi hedeflediği ifade edildi. Bankacılık sektöründe ise kârlılık göstergelerindeki düşüşe rağmen sermaye yeterliliğinin desteklenmeye devam ettiği açıklandı.

Tohum sektörü mercek altında! 14 şirkete rekabet soruşturması açıldı

Rekabet Kurulu, tohum sektöründe faaliyet gösteren 14 teşebbüse dair yaptığı ön araştırmada elde edilen bilgi ve belgeleri yeterli bularak soruşturma açılmasına karar verdi. Soruşturmada, teşebbüslerin rakipleriyle fiyat tespiti, rekabete hassas bilgi paylaşımı gibi konularda kanunu ihlal edip etmediklerinin incelenecek.

Rekabet Kurumu’nun internet sitesinde yer alan duyuruya göre, tohum üretimi, ıslahı, ithalatı ve ihracatı alanlarında faaliyet gösteren AD Rossen Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ, Antalya Tarım Üretim Danışmanlık ve Pazarlama AŞ, Bayer Tohumculuk ve Tarım Ltd. Şti., Hazera Tohumculuk ve Ticaret AŞ, HMCLAUSE Tohumculuk Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ, Metgen Tohumculuk Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti., Multi Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ, Nunhems Tohumculuk AŞ, Rijk Zwaan Tarım Ticaret Ltd. Şti., Sakata Tarım Ürünleri ve Tohumculuk San. ve Tic. Ltd. Şti., Semillas Fito Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ, Syngenta Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ, Vilmorin Mikado Tohumculuk AŞ ile Yüksel Tohum Tarım Sanayi ve Ticaret AŞ’ye soruşturma açıldı.

Kurulca alınan soruşturma kararları, hakkında soruşturma açılan teşebbüslerin ya da teşebbüs birliklerinin kanunu ihlal ettiği ve yaptırımla karşı karşıya kaldıkları veya kalacakları anlamına gelmiyor.

Borsa İstanbul’da İhlas Holding’in (IHLAS) hisse cezası ne zaman bitiyor?

Borsa İstanbul 26 Kasım’da Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) kararı uyarınca Volatilite Bazlı Tedbir Sistemi (VBTS) kapsamında İhlas Holding (IHLAS) paylarına açığa kredili işlem yasağı getirmişti.

Tebdir kararı önceki gün yürürlüğe girerken yatırımcılar İhlas Holding (IHLAS) hissleriyle ilgili tedbir kararının ne zaman kalkacağını araştırmaya başladı.

Alınana kararda İhlas Holding hisselerinde 27 Kasım 2024 seans başı işlemlerden 27 Aralık 2024 seans sonu işlemlere kadar brüt takas uygulanacağı belirtilmişti.

KAP açıklasında, “İgili payda halihazırda uygulanmakta olan ve VBTS kapsamında önceki aşamalarda tanımlanan tedbirler de (kredili işlem yasağı tedbiri) brüt takas tedbirinin uygulandığı süre boyunca devam edecektir” ifadesi yer almıştı.

Böylece İhlas Holding hisse cezası 26 Aralık 2024 tarihli seans sonu itibarıyla sona erecek ve IHLAS 27 Aralık Cuma günü tedbirsiz olarak işlem görmeye başlayacak.

Forklift ve yük arabası ithalatında yeni dönem

Ticaret Bakanlığı’nın kararına göre, bazı forkliftler ile kaldırma ve elleçleme tertibatı olan yük arabalarının ithalatında birim gümrük kıymetleri kilogram başına olmak üzere 4 ila 8 dolar arasında değişen tutarlarda gözetim uygulanacak.

Söz konusu ürünler, İthalat Genel Müdürlüğü’nün düzenleyeceği gözetim belgesiyle ithal edilebilecek. Tebliğ, 30 gün sonra yürürlüğe girecek.

TBMM’de 2025 bütçe görüşmeleri başladı

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı.

Toplantıda, Cumhurbaşkanlığının yanı sıra Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, İletişim Başkanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Devlet Arşivleri Başkanlığı, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı, Savunma Sanayii Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığının 2025 yılı bütçeleri, 2023 yılı kesin hesapları ve Sayıştay raporları ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu, Yatırım Ofisi Başkanlığı, Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı, Finans Ofisi Başkanlığı ve İnsan Kaynakları Ofisi Başkanlığının Sayıştay raporları görüşülecek.

Komisyonda ayrıca 2025 yılı Gelir Bütçesi, 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin maddeleri ele alınacak.

‘Türkiye teknik olarak resesyona girdi’

İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, görüşmelere geçilmeden önce söz alarak, TÜİK’in açıkladığı bu yılın üçüncü çeyreğine ilişkin büyüme verilerini değerlendirdi. Verilerin, Türkiye’nin teknik olarak resesyona girdiğini gösterdiğini savunan Usta, bu rakamların görüşmelerin ve bütçenin seyrini değiştirebileceğini; veriler üzerinde çalışılmasının faydalı olacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Usta’nın “Türkiye’nin teknik olarak resesyona girdiğine” yönelik sözlerine, “Böyle bir şey söz konusu değil.” yanıtını verdi.

Yılmaz, Cumhurbaşkanlığının 2025 yılı bütçesi üzerinde sunumuna başladı.

Son Dakika: TÜRK-İŞ Başkanı Atalay’dan ‘asgari ücret’ açıklaması! Tarih verdi

Doğrudan 7 milyon çalışanı, dolaylı olarak ise toplumun tamamını ilgilendiren yeni asgari ücret rakamının belirlenmesi çalışmaları aralık ayı itibarıyla başlayacak.

İşçi, işveren ve hükümetten beşer temsilci olmak üzere 15 kişiden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda, işçileri TÜRK-İŞ, işverenleri ise Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) temsil ediyor.

Komisyonda işçi kesimini temsil eden beş kişilik TÜRK-İŞ heyetine, Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar başkanlık edecek.

TÜRK-İŞ heyetinde geçen yıl olduğu gibi bu yıl da dört işçi yer alacak. Aşçı Selma Sayın, kuaför Nihan Koçak, Karayolları’nda taşeron işçi Durmuş Öztürk ve basın mensubu Sezer Özseven bu yıl komisyonda asgari ücretlilerin sorun ve taleplerini dile getirecek.

Zamlı ilk maaş şubatta

TÜRK-İŞ Genel Başkan Ergün Atalay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni asgari ücret rakamının 1 Ocak 2025 itibarıyla yürürlüğe gireceğini belirterek, asgari ücretli çalışanların zamlı ilk maaşlarını ise şubat ayında alacağına dikkat çekti.

IMF yetkililerinden kredi derecelendirme kuruluşlarına, ekonomistlerden siyasi partilere kadar farklı kesimlerin, aylar öncesinden asgari ücret rakamını konuşmaya başladığına dikkat çeken Atalay, asgari ücretin konuşulmasıyla ürün ve hizmet fiyatlarına zam yapılmaya başlandığını söyledi.

Taban ücret olan asgari ücretin, süreç içerisinde yaygın ücret ve çalışanların büyük bölümünün geçim ücretine dönüştüğünü ifade eden Atalay, asgari ücret rakamının kıdem tazminatı, işsizlik ödeneği, Genel Sağlık Sigortası primi de dahil 20’den fazla kalemi ilgilendirdiğini dile getirdi.

‘Asgari ücret en büyük TİS niteliğinde’

Asgari ücretin Türkiye’deki en büyük Toplu İş Sözleşmesi (TİS) niteliğinde olduğuna dikkat çeken Atalay, şöyle konuştu:

* Bundan dolayı asgari ücrete sadece ücret olarak bakmamak gerekiyor. 2025’teki asgari ücretin işçinin ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir düzeyde olması gerekiyor. Bu rakamı arkadaşlarımız ilerleyen günlerde tespit edecek. Bu rakam TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu’nun önüne gelecek ve ardından kamuoyuyla paylaşılacak.

Atalay, “Bazı çevrelerin dile getirdiği, ortadaki dolaşan rakamları kabul etmek mümkün değil. O rakamlar toplumu mutlu edecek rakamlar değil” ifadesini kullandı.

Komisyondaki işçiler konuştu

Komisyon üyesi Durmuş Öztürk, Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda geçen yıl da işçileri temsil ettiğini belirterek, 11 yıldır taşeron işçi olarak çalıştığını ve asgari ücret aldığını söyledi.

Komisyonda hem taşeron işçilerin hem de asgari ücretlilerin sesi olacağını ifade eden Öztürk, çalışanların yaşam şartlarını iyileştirecek bir rakam istediklerini dile getirdi.

Kuaför Nihan Koçak da evinin kira olduğunu belirterek, “Eşimden beş yıl önce ayrıldım. Çocuklarımla birlikte yaşam mücadelesi veriyorum, çok zorlanıyorum. Komisyonda asgari ücretlilerin diliyle çalışacağız” diye konuştu.

Basın mensubu Sezer Özseven ise üç yıldır gazetecilik yaptığını, asgari ücret düzeyinde bir gelire sahip olduğunu söyledi.

Mevcut asgari ücretle günün koşullarında geçinmenin mümkün olmadığını dile getiren Özseven, “Asgari ücretin beklenen enflasyon kadar artması, çalışanların kira ve gıda giderlerinin karşılanmasını mümkün kılmıyor” değerlendirmesinde bulundu.

Aşçı Selma Sayın da “Geçim koşullarının iyileşmesi için iyi bir asgari ücret rakamı istiyoruz” ifadesini kullandı.

2025 asgari ücrete zam senaryoları

Kamuyounda asgari ücrete ilişkin çeşitli beklentiler dillendiriliyor.

Son olarak Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Bankası’nın yıl sonu enflayon hedefi olan yüzde 44’e atıf yaparak “Asgari ücretlimizi enflayona edirmedik, ezdirmeyeceğiz” açıklaması yaptı.

Erdoğan’ın bu çıkışı hedef enflasyon dolaylarında, yani yüzde 21 civarı zam beklentilerinin güncellenmesine yol açtı.

2024 yılını tek zamla geçiren asgari ücretli için bahsedilen oranlar ciddi mağduriyet yaratacaktı.

Ocak 2024’ten itibaren net 17 bin lira 2 kuruş olarak uygulanan asgari ücrete hedef enflasyona uygun olarak yüzde 21 zam yapılması halinde gelecek zam 3 bin 500 lira civarı olacak. Asgari ücretlinin eline geçen rakam ise nominal olarak 20 bin 572 liraya yükselecek.

TÜRK-İŞ’in ekim ayına ilişkin açıkladığı açlık sınırı 20 bin 431. DİSK-AR’ın açlık sınırı ise 20 bin 860 lira.

Bu rakamlar düşünüldüğünde Ocak’ta asgari ücrete yapılacak zammın yüzde 20-25 bandına kalması mümkün değil.

Hal böyle olunca yüzde 30 zam yapılırsa asgari ücret 22 bin 102 liraya, yüzde 35 zam yapılırsa asgari ücret 22 bin 953 liraya, yüzde 40 zam yapılırsa da asgari ücret 23 bin 802 liraya yükselecek.

SPK Başkanı Gönül: Portföy yönetim şirketlerinin yönettiği fon büyüklüğü 6 trilyon TL’yi aştı

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı İbrahim Ömer Gönül, Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) tarafından düzenlenen 4. Portföy Yönetimi Zirvesi’nde yaptığı açıklamada, portföy yönetim şirketlerinin yönettiği toplam fon büyüklüğünün kasım itibarıyla 6 trilyon lirayı aştığını belirtti. Menkul kıymet ve emeklilik yatırım fonlarındaki tasarruf düzeyinin ise 5,1 trilyon liraya ulaştığını kaydetti.

Kurumsal yatırımcıların sermaye piyasasının büyümesinde kritik bir rol üstlendiğini vurgulayan Gönül, işlemlerin sorunsuz gerçekleşmesi ve piyasa derinliğinin artırılması açısından bu yapının önemine dikkat çekti.

Gönül, girişim sermayesi ve gayrimenkul yatırım fonlarının büyüklüğünün bir önceki yıla göre yüzde 100 artış kaydettiğini belirtti. 2024’te kurumsal yatırımcıların, menkul kıymet ve emeklilik fonlarının yanı sıra sürdürülebilirlik temalı yatırımlara olan ilgisinin de arttığını ifade etti.

Yenilenebilir enerji ve sosyal alanlara odaklanan fonların toplam piyasa değeri 28,2 milyar lirayı bulurken, bu kapsamda 60 menkul kıymet yatırım fonunun faaliyet gösterdiği açıklandı.

Gönül, TEFAS ve BEFAS platformlarının işlem hacimlerine dikkat çekerek, TEFAS’ta toplam işlem hacminin 5 trilyon liraya, BEFAS’ta ise 45 milyar liraya ulaştığını bildirdi.

Düzenlemeler ve finansal okuryazarlık

SPK Başkanı, yıl içinde sektörel ihtiyaçlara yönelik birçok düzenlemenin hayata geçirildiğini belirtti. Yatırımcı haklarının korunması ve yönetimde şeffaflığın artırılması amacıyla “Sorumlu Yönetim İlkeleri” rehberinin güncellendiğini ve raporlama standartlarının belirlendiğini söyledi. Ayrıca, girişim sermayesi yatırım fonlarının finansmanındaki etkinliği artırmak adına düzenlemeler yapıldığını, proje gayrimenkul yatırım fonlarının kurulmasına olanak sağlandığını vurguladı.

Finansal Okuryazarlık Platformu’nun sektöre katkısına değinen Gönül, bu platformun yatırımcılar ve yönetim şirketleri için önemli bir kaynak haline geleceğini ifade etti.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş: Bir eli sandıkta, bir eli silahta siyaset olmaz

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı. Kurtulmuş, Devlet Bahçeli‘nin Öcalan çağrısına dair değerlendirmelerde bulunarak, Türkiye’nin terörle mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğünü ve terörle siyaset arasında kesin bir çizgi olması gerektiğini ifade etti.

Kurtulmuş, “Terörsüz bir Türkiye mi, yoksa terörle mücadeleyi kanıksamış bir Türkiye mi? Hiç şüphesiz terörsüz bir Türkiye. Bir eli sandıkta, bir eli silahta siyaset olmaz. Terörle ve silahla ilgili olan herkesin bu alışkanlıklarını bırakması gerekiyor. Bu mesele bir muhalefet ya da iktidar meselesi değil, bir Türkiye meselesidir. Terörü tamamen gündemden kaldırmalıyız” dedi.

Yeni Anayasa çalışmaları

Kurtulmuş, 28. Dönem Meclisi’nin yeni anayasa yapma yetkinliğine sahip olduğunu vurguladı. Siyasi partilerle yapılan ilk görüşmelerde önemli bir katılım sağlandığını belirten Kurtulmuş, “Bu bütçe görüşmeleri tamamlandıktan sonra anayasa çalışmalarına kaldığımız yerden devam edeceğimizi ümit ediyorum” ifadelerini kullandı.

Kayyum ve komisyon tartışmaları

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’na girişi sırasında yaşanan gerilimi eleştiren Kurtulmuş, “Bu tür olaylar hoş değil. Bakanlara sorular sormak ve eleştiri yapmak demokratik bir haktır ancak engellemeler kabul edilemez” dedi.

Teğmenlerin kılıçlı yemin tartışmaları

Teğmenlerin kılıçlı yemin töreni sonrası başlayan disiplin soruşturmasına ilişkin açıklamalarda bulunan Kurtulmuş, törenin ardından alternatif bir mezuniyet programı düzenlenmesini “disiplinsizlik” olarak nitelendirdi. Kurtulmuş, “Devlet erkanı çıktıktan hemen sonra başka bir mezuniyet töreni düzenlenmesi, askeri disiplinle bağdaşmaz” şeklinde konuştu.